Hoşça Kal Berlin

Stok Kodu:
9789750822100
Boyut:
135-215-0
Sayfa Sayısı:
212
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2018-04-02
Çeviren:
Zehra Geçosman
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
16,67TL
10,67TL
Havale/EFT ile: 10,46TL
9789750822100
664253
Hoşça Kal Berlin
Hoşça Kal Berlin
10.67
Christopher Isherwood, Hoşça Kal Berlinde okuyucuları, kendisinin de yıllarca yaşadığı ama Hitlerin iktidara yükselmesiyle terk etmek zorunda kaldığı, 1930ların ilk yarısındaki kozmopolit Berline, yok olup gitmiş bir dünyaya götürüyor. Romanın yazarla aynı adı taşıyan ve olayların dışında durarak, olan biteni bir fotoğraf makinesi gibi kaydetmeyi tercih eden anlatıcısı aracılığıyla eski Berlinin renkli gece hayatına tanık oluyor, Yahudilerden göçmenlere, eşcinsel çiftlerden oyuncu olma hayali kuran genç kızlara, Nazi sempatizanlarından komünistlere onlarca ilginç ve unutulmaz kişiyle tanışıyoruz. Isherwood, bizi bu insanlar galerisinde dolaştırırken arka planda da yavaş yavaş dağılan bir toplumun fotoğrafı beliriyor. Hava kararınca bir kız şarkı söylemeye başladı. Rusça söylüyordu ve bu da her zamanki gibi insana hüzün veriyordu. Uşaklar bahçeye bardaklar ve kocaman bir kâse kırmızı şarap getirdiler. Hava soğumaya başlamıştı. Gökyüzünde milyonlarca yıldız vardı. Ta ötelerde, büyük ve durgun gölün üzerinde hayalet yelkenliler, hafif ve kararsız gece rüzgârıyla birlikte yön değiştiriyor, oraya buraya seğirtiyorlardı. Gramofon çalıyordu. Ta ötelerde, kentin içinde, oylar sayılıyordu şu anda. Nataliayı düşündüm: Belki de tam zamanında kurtulmuştu. Karar kaç kez ertelenirse ertelensin, tüm bu insanlar kötü bir sona mahkûmdu. Bu akşam, bir felaketin kostümlü provasıydı. Bir dönemin son gecesi gibiydi.
Christopher Isherwood, Hoşça Kal Berlinde okuyucuları, kendisinin de yıllarca yaşadığı ama Hitlerin iktidara yükselmesiyle terk etmek zorunda kaldığı, 1930ların ilk yarısındaki kozmopolit Berline, yok olup gitmiş bir dünyaya götürüyor. Romanın yazarla aynı adı taşıyan ve olayların dışında durarak, olan biteni bir fotoğraf makinesi gibi kaydetmeyi tercih eden anlatıcısı aracılığıyla eski Berlinin renkli gece hayatına tanık oluyor, Yahudilerden göçmenlere, eşcinsel çiftlerden oyuncu olma hayali kuran genç kızlara, Nazi sempatizanlarından komünistlere onlarca ilginç ve unutulmaz kişiyle tanışıyoruz. Isherwood, bizi bu insanlar galerisinde dolaştırırken arka planda da yavaş yavaş dağılan bir toplumun fotoğrafı beliriyor. Hava kararınca bir kız şarkı söylemeye başladı. Rusça söylüyordu ve bu da her zamanki gibi insana hüzün veriyordu. Uşaklar bahçeye bardaklar ve kocaman bir kâse kırmızı şarap getirdiler. Hava soğumaya başlamıştı. Gökyüzünde milyonlarca yıldız vardı. Ta ötelerde, büyük ve durgun gölün üzerinde hayalet yelkenliler, hafif ve kararsız gece rüzgârıyla birlikte yön değiştiriyor, oraya buraya seğirtiyorlardı. Gramofon çalıyordu. Ta ötelerde, kentin içinde, oylar sayılıyordu şu anda. Nataliayı düşündüm: Belki de tam zamanında kurtulmuştu. Karar kaç kez ertelenirse ertelensin, tüm bu insanlar kötü bir sona mahkûmdu. Bu akşam, bir felaketin kostümlü provasıydı. Bir dönemin son gecesi gibiydi.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat