Haremden Valide Sultan Mektupları 17. 18. 19. Yüzyıl

Stok Kodu:
9786052813140
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
257
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-11-27
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
330,00TL
303,60TL
Havale/EFT ile: 297,53TL
9786052813140
489553
Haremden Valide Sultan Mektupları 17. 18. 19. Yüzyıl
Haremden Valide Sultan Mektupları 17. 18. 19. Yüzyıl
303.60
Padişahın evi olan haremin başında Valide Sultan yer alır. Valide Sultan, tahta çıkan padişahın sağ olan annesi için kullanılan bir unvandır. 36 Osmanlı padişahından sadece 23'ünün annesi Valide Sultan unvanı alabilmiş, diğerleri oğulları tahta geçmeden vefat ettikleri için bu unvanı alamamıştır. Valide Sultan, haremin en etkili/nüfuzlu kişisi olmasına rağmen bu itibar sadece oğullarının iktidarda kaldığı süre içinde geçerliydi. Valide Sultanlar aynı zamanda, oğlunun statüsünü koruyan, karşılaşabilecekleri tehlike ve güçlükleri sezinleyip bunları bertaraf etmeye çalışan bir anne modelidir. Mahrem olan bu dünyanın kadınlarının mektuplarının daha iyi anlaşılabilmesi için önce harem ve Valide Sultanlık müesseseleri tanıtılmış, mektuplarına yer verdiğimiz Valide Sultanların hayatları hakkında da kısa bilgiler verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğu'ndan devraldığı mirasla arşiv malzemesi bakımından çok büyük bir zenginliğe sahiptir. Sosyal ve beşeri bilimler için ilk elden kaynak olmaları yönüyle, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, Osmanlı arşivinde yer alan, 17.-18.-19. yüzyıllara ait Kösem Sultan'ın 10, Gülnuş Sultan'ın 14, Mihrişah Sultan'ın 22, Nakşıdil Sultan'ın 2, Şevkiefsar Sultan'ın 16 ve hangi Valide Sultan'a ait olduğu bilinmeyen 8 mektup olmak üzere toplam 72 mektup transkripsiyon ve tıpkıbasımları ile birlikte verilmiş ve gramatikal dizin hazırlanmıştır. Mektuplar, o dönemin toplumsal yaşantısı, mektup yazma geleneği, yazan kişinin duygu dünyası, olaylara bakışı ve devrinin özellikleri ile ilgili değerli bilgiler verir. Bu mektupların bazılarında gramer, imla ve anlatım bakımından kusurlar olmasına rağmen, döneminin dil özelliklerini yansıtması yönüyle de dikkate değerdir. Mektupların çoğunun bizzat sahibinin kendi kaleminden çıkmış olması, padişah eşlerinin veya annelerinin haremde iyi bir tahsil görmüş olduklarının da bir göstergesidir.
Padişahın evi olan haremin başında Valide Sultan yer alır. Valide Sultan, tahta çıkan padişahın sağ olan annesi için kullanılan bir unvandır. 36 Osmanlı padişahından sadece 23'ünün annesi Valide Sultan unvanı alabilmiş, diğerleri oğulları tahta geçmeden vefat ettikleri için bu unvanı alamamıştır. Valide Sultan, haremin en etkili/nüfuzlu kişisi olmasına rağmen bu itibar sadece oğullarının iktidarda kaldığı süre içinde geçerliydi. Valide Sultanlar aynı zamanda, oğlunun statüsünü koruyan, karşılaşabilecekleri tehlike ve güçlükleri sezinleyip bunları bertaraf etmeye çalışan bir anne modelidir. Mahrem olan bu dünyanın kadınlarının mektuplarının daha iyi anlaşılabilmesi için önce harem ve Valide Sultanlık müesseseleri tanıtılmış, mektuplarına yer verdiğimiz Valide Sultanların hayatları hakkında da kısa bilgiler verilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı İmparatorluğu'ndan devraldığı mirasla arşiv malzemesi bakımından çok büyük bir zenginliğe sahiptir. Sosyal ve beşeri bilimler için ilk elden kaynak olmaları yönüyle, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, Osmanlı arşivinde yer alan, 17.-18.-19. yüzyıllara ait Kösem Sultan'ın 10, Gülnuş Sultan'ın 14, Mihrişah Sultan'ın 22, Nakşıdil Sultan'ın 2, Şevkiefsar Sultan'ın 16 ve hangi Valide Sultan'a ait olduğu bilinmeyen 8 mektup olmak üzere toplam 72 mektup transkripsiyon ve tıpkıbasımları ile birlikte verilmiş ve gramatikal dizin hazırlanmıştır. Mektuplar, o dönemin toplumsal yaşantısı, mektup yazma geleneği, yazan kişinin duygu dünyası, olaylara bakışı ve devrinin özellikleri ile ilgili değerli bilgiler verir. Bu mektupların bazılarında gramer, imla ve anlatım bakımından kusurlar olmasına rağmen, döneminin dil özelliklerini yansıtması yönüyle de dikkate değerdir. Mektupların çoğunun bizzat sahibinin kendi kaleminden çıkmış olması, padişah eşlerinin veya annelerinin haremde iyi bir tahsil görmüş olduklarının da bir göstergesidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat