9789750536380
682028
https://www.sehadetkitap.com/urun/geber-anne
Geber Anne
231.15
“İşte bu benim annem!... O da hep böyle küserdi!... Abimle benim duyacağım şekilde konuşup, bana mesajını verirdi mutlaka... Dünyam başıma yıkılırdı o küsünce... Benim annem bu işte!... İşte bu!... Efsunlu ve sır dolu!... Sözleri bulmaca gibi!... Bu, benim Melek Annem!... Elbette kurtaracağım onu!...” Mutlu bir aile, İsmailoğlu ailesi: Otoriter anne Melek Hanım, baba Şükran Bey, oğulları Tufan ve Tayfun, köpekleri Sarı... “Annesinin sarı prensi” Tayfun, on yedisine basacağı gün eve biraz erken döner. Fakat bu sesler, annesinin yatak odasından gelen bu sesler... Kapı aralığından görünen yabancı erkek bacağı... Yoksa?... Tanrım! Tayfun'un doğumgünü, Melek Hanım'ın intihar günü olur... Aradan yıllar geçer, yetiştirme yurdu müdürü İhsan Beyit, meslektaşı ve “abisi” Hasan Çokar'a bir çocuk gönderir. Mecburiyet olmasa, kimsenin yanından ayırmak istemeyeceği bir çocuktur bu. O sarı saçlar, o yüz, o konuşma, o karizma... Bir sicil vardır çocukta, “Tövbe estağfurullah, Mevlût gibi!” Sonra? Sonrası karmaşık, komik, heyecanlı; hem “kelalaka” hem fazlasıyla alakalı... Üstelik, uyarı levhası hediyeli: “Zaman”la fazla oynama!... Sezgin Kaymaz “fantastik eğlence”yi Geber Anne!...'de başarıyla sürdürüyor. Yazarın gözden geçirdiği yeni basım.
“İşte bu benim annem!... O da hep böyle küserdi!... Abimle benim duyacağım şekilde konuşup, bana mesajını verirdi mutlaka... Dünyam başıma yıkılırdı o küsünce... Benim annem bu işte!... İşte bu!... Efsunlu ve sır dolu!... Sözleri bulmaca gibi!... Bu, benim Melek Annem!... Elbette kurtaracağım onu!...” Mutlu bir aile, İsmailoğlu ailesi: Otoriter anne Melek Hanım, baba Şükran Bey, oğulları Tufan ve Tayfun, köpekleri Sarı... “Annesinin sarı prensi” Tayfun, on yedisine basacağı gün eve biraz erken döner. Fakat bu sesler, annesinin yatak odasından gelen bu sesler... Kapı aralığından görünen yabancı erkek bacağı... Yoksa?... Tanrım! Tayfun'un doğumgünü, Melek Hanım'ın intihar günü olur... Aradan yıllar geçer, yetiştirme yurdu müdürü İhsan Beyit, meslektaşı ve “abisi” Hasan Çokar'a bir çocuk gönderir. Mecburiyet olmasa, kimsenin yanından ayırmak istemeyeceği bir çocuktur bu. O sarı saçlar, o yüz, o konuşma, o karizma... Bir sicil vardır çocukta, “Tövbe estağfurullah, Mevlût gibi!” Sonra? Sonrası karmaşık, komik, heyecanlı; hem “kelalaka” hem fazlasıyla alakalı... Üstelik, uyarı levhası hediyeli: “Zaman”la fazla oynama!... Sezgin Kaymaz “fantastik eğlence”yi Geber Anne!...'de başarıyla sürdürüyor. Yazarın gözden geçirdiği yeni basım.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.