Fırtına Mevsimi

Stok Kodu:
9786053068044
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
270
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-08-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
195,00TL
120,90TL
Havale/EFT ile: 108,81TL
9786053068044
507424
Fırtına Mevsimi
Fırtına Mevsimi
120.90
"İçinizde fırtınalar ıslık çalıyorken dışınızda ılık meltemler esmez. İçinizde çatışma varken dışınızda barış güvercinleri uçmaz. Ve küçük bir çocuk suçlu olduğuna inanırsa, kendini tüm yanlışların sebebi olarak görmeye başlar. Ve bazı çocuklar hayatını, bunu telafi etmek için harcar." Hatice Alpat İşine tutkuyla bağlı, başarılı, genç bir kadın o. Ömrünün geçmiş onca yılını adım adım, gün gün mükemmelliğin hasretiyle yanarak geçirmiş, yanlışlıkla hayata gelmiş, yanlış ve suçlu bir kadın o. Yakalamak için bitip tükendiği huzur, tam tutacakken uçuveriyor. Düzelttim derken dağılıyor, hallettim derken bozuluyor arkasından hayat. Vicdanına zehirli bir sarmaşık gibi dolanıp en zayıf yerlerinden sömüren ilgiye bağımlı bir annesi varsa ve kucağına atlayıp ağlayacağı bir babası yoksa insanın, en kötü gününü içindeki mezara canlı canlı gömebilir mi? Ve o mezardaki, tam bitti derken seneler sonra hortlayabilir mi? Bütün kapılarını sonsuza kadar kapattığından adı kadar eminken, pervasız bir aşk, çelik zırhın altından içeriye sorgusuz sızabilir mi? İzin vermeli mi yoksa bu binlerce tuzaktan biri mi? Yo, bu bir tuzak. Gelişinden belli.
"İçinizde fırtınalar ıslık çalıyorken dışınızda ılık meltemler esmez. İçinizde çatışma varken dışınızda barış güvercinleri uçmaz. Ve küçük bir çocuk suçlu olduğuna inanırsa, kendini tüm yanlışların sebebi olarak görmeye başlar. Ve bazı çocuklar hayatını, bunu telafi etmek için harcar." Hatice Alpat İşine tutkuyla bağlı, başarılı, genç bir kadın o. Ömrünün geçmiş onca yılını adım adım, gün gün mükemmelliğin hasretiyle yanarak geçirmiş, yanlışlıkla hayata gelmiş, yanlış ve suçlu bir kadın o. Yakalamak için bitip tükendiği huzur, tam tutacakken uçuveriyor. Düzelttim derken dağılıyor, hallettim derken bozuluyor arkasından hayat. Vicdanına zehirli bir sarmaşık gibi dolanıp en zayıf yerlerinden sömüren ilgiye bağımlı bir annesi varsa ve kucağına atlayıp ağlayacağı bir babası yoksa insanın, en kötü gününü içindeki mezara canlı canlı gömebilir mi? Ve o mezardaki, tam bitti derken seneler sonra hortlayabilir mi? Bütün kapılarını sonsuza kadar kapattığından adı kadar eminken, pervasız bir aşk, çelik zırhın altından içeriye sorgusuz sızabilir mi? İzin vermeli mi yoksa bu binlerce tuzaktan biri mi? Yo, bu bir tuzak. Gelişinden belli.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat