Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 8.Kitap (Ciltli); Topkapı Sarayı Bağdat 308 Numaralı Yazmanın Transkrip

Stok Kodu:
9789750806926
Boyut:
235-330-34
Sayfa Sayısı:
418
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2003-01-01
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
350,00TL
224,00TL
Havale/EFT ile: 212,80TL
9789750806926
644391
Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 8.Kitap (Ciltli); Topkapı Sarayı Bağdat 308 Numaralı Yazmanın Transkrip
Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi 8.Kitap (Ciltli); Topkapı Sarayı Bağdat 308 Numaralı Yazmanın Transkrip
224.00
Evliya Çelebi Seyahatnamesinin 8. cildi de okuyucuyla buluşuyor. Her cildi ayrı bir dünyaya, okuyana ve bakış açısına göre, farklı pencereler açan bu 17. yüzyıl klasiğinin tamamlanmasına iki cilt kaldı. Bu cillte Evliya Çelebinin Azaktan Kırıma gidişi, Balkan ve Ege adalarına yaptığı yolculuk ele alınıyor. Tadımlık Giriş "Kıvançlı, heyecanlı ve sevinçliyiz; elinizdeki kitap ile Seyahatnâme'nin bir cildi daha okuyucuya kazandırılmış oldu. Heyecanla başlayıp umutla devam ettirdiğimiz çalışmamızın, sevinçle karşılanıp takdirle alkışlanması her geçen gün bizi biraz daha yüreklendirmektedir." Proje Yöneticimiz İ. Gündağ KAYAOĞLU Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin IV. cildinin sunuşuna bu cümleler ile başlamıştı. Kendisi Seyahatnâmesi'nin 10. cildinin bittiğini, 7. cildin basıldığını görebildi. 2003 Mayıs ayında aramızdan ayrılan abimiz şimdi aramızda olsaydı VIII. cildin sunuş bölümüne ne kadar çoşkulu cümleler yazardı. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin ilim âlemi tarafından tanınmasından sonra başlayan yayın çalışmaları, bir çok ilim adamının katkılarıyla günümüze kadar devam edip gelmiştir. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin dünya kültürü için önemine gönülden inanmış bulunan İ. Gündağ KAYAOĞLU'nun, Orhan Şaik GÖKYAY'ın başladığı I. cildi neşre hazırlamak ile başlayan uğraşı, "Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi" ve "Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin Tıpkıbasımı" projeleriyle devam etmiştir. Ömrünün son gününe kadar üzerinde uğraştığı bu büyük projeler Proje Yöneticimiz'in hayattayken arzuladığı şekilde bitirilmeye çalışılacaktır. VIII. cilt içinde Evliya Çelebi'nin, Azak'tan Kırım'a; Kefe, Bahçesaray, Kılburun, Akkerman, İsmail, Babadağı, Hasköy, Edirne, Dimetoka, Gümülcine, Drama, Selânik üzerinden bütün Yunanistan ve Mora'yı dolaşarak Hanya, Kandiye, Arnavutluk; Yanya, Tepedelen, Avlonya, Draç, İlbasan, Ohri, Resne, Manastır, İştip, Tikveş, Cisr-i Mustafa Paşa, Edirne üzerinden İstanbul'a dönüş seyahatleri bulunmaktadır Seyahatnâme'nin bu cildinin kapsadığı coğrafya itibariyle; yer isimleri, dil, lehçe vb. konularda yardımlarına müracaat ettiğimiz ve cildin hazırlanması aşamasında sürekli bilgi ve görüşlerini aktararak, yardımlarını esirgemeyen Evangelia BALTA'ya teşekkürlerimizi sunarız. Seyahatnâme'nin VIII. cildi, en çok bilinen ve güvenilir kabul edilen ve VII. ile VIII. cildin bir arada ciltli olarak bulunduğu Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat Köşkü 308 numaralı nüsha esas alınarak hazırlandı. Yazma eser, şemseli ve köşelikli kahverengi deri cilt içinde, aharlı ince bir kâğıda yazılmış olup 310 mm. boyunda ve 205 mm. eninde 383 yapraktan ibarettir. Yazmanın ilk188 yaprağını VII. cilt, son 195 varağını ise VIII. cilt oluşturmaktadır. Kötü bir nesihle kaleme alınmıştır. Sayfadaki yazı uzunluğu 166 mm.'dir. Her sayfada 33 satır mevcuttur.. Az da olsa bazı sayfalarda çıkmalar (derkenar) bulunmaktadır. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin bu cildi de daha önce yayınlanan ciltlerde olduğu gibi basit çeviriyazı sistemiyle ve tartışmalı (okunamayan, karalanmış veya silinmiş vs.) kısımları yazmanın başka bazı kütüphanelerdeki nüshalarıyla karşılaştırılarak hazırlanmıştır. Dizin, bazı zarurî dipnotlar ve içindekiler listesi de ayrıca ilâve olunmuştur, devam eden ciltlerde de aynı sistem korunacaktır. XVII. yüzyıl Anadolu Türkçesi ile birlikte biraz da Evliyâ Çelebi'nin bizzat kendisine has üslûbunu yansıtan büyük hacimli böyle bir eserin, yeni Türkçe harflere aktarılmasının ne denli zor bir iş olduğu herkesçe teslim edilen bir vakıadır. Metnin eksiksiz yansıtılmasıyla birlikte yayın ilkeleri açısından; dil özellikleri, ses yapısı ve dönemin öbür dil hususiyetlerinin yanısıra, ortaya okunabilir ve anlaşılabilir bir metnin konulması gerekmektedir. Hazırlanan bu çalışma ne tenkitli bir neşir; ne de özgün bir "dil" çalışmasıdır. Bu çalışmayla tarih, edebiyat, sosyoloji, antropoloji vb. sosyal bilimlerin hemen her dalı ile uğraşan kişilerin rahat okuyup istifade edebilecekleri eksiksiz bir metnin ortaya konulması hedeflen­miştir. Dolayısıyla tenkitli bir metnin neşrinde istenen değerlendirme ve özellikler bu metinde bulunmamaktadır. Bu kitap hazırlanırken şu hususlara dikkat edilmiştir: Metnin kolay okunmasını sağlamak maksadıyla okuyucuyu gereksiz biçimde yoran çeviriyazı işaretlerine, zarurî hâller dışında yer verilmemiştir. Metin içinde /é/ (kapalı /e/)'ler /e/, /ñ/ (geniz /n/)'leri /n/ bazen /n[g]/ olarak okunmuştur. Asıl metinde aynı kelimeler, zaman zaman farklı imlâ ile yazılmışlardır. XVII. yüzyıl dil zenginliğini korumak için bu kelimelerde hiçbir tasarrufta bulunulmamış ve aynı imlâların yansıtılmasına özen gösterilmiştir. Evliyâ'nın özellikle harekelediği ama bugün farklı bir imlâ ile yaşayan kelimelerde, asıl imlânın aktarılmasına özen gösterilmiştir. Ayrıca yer ve kişi adlarında da Evliyâ'nın imlâsı esas alınmıştır. Eserde mevcut çıkmalar (derkenar), zorluklarla karşılaşıldığı zaman diğer yazma nüshalar da gözden geçirilerek metnin içine yerleştirilmiş ve { } işaretiyle çıkma olduğu gösterilmiştir. Metinde onarma yoluna gidilmemiş, metnin anlaşılırlığını sağlamak için bazı kelimelere harf ilâvesi yapılmış ve bu da [ ] içinde gösterilmiştir. Metinde geçen âyetlerin Arapça asılları dizilerek, dipnotta sûre ve âyet numaraları ile anlamları konulmuş; ancak öbür Arapça ve Farsça ibare, deyim, vecize vb.nin metin içinde çeviriyazısı verilmiştir. Hazırlanan eserin kolay kullanılması için baş tarafına, aslında bulunmayan geniş bir "İçindekiler" ile sonuna da "Dizin" ilâve edilmiştir. Yazma nüsha ile karşılaştırma yapmak isteyenler için asıl yaprak numaraları metin içinde "[15a; 15b; 16a; ...]" biçiminde verilmiş olmakla birlikte dizin, yaprak numaralarına göre değil, bu kitabın sayfa numaralarına göre düzenlenmiştir. Bütün yardım, dikkat ve gayretlere rağmen bu büyüklükteki bir metnin neşrinde hataların olması kaçınılmazdır. Bizden kaynaklanan bu hatalara getirilecek eleştirilerin, ileride yapılacak yeni neşirlere rehberlik edeceği inancını taşımaktayız. Elinizdeki eserde de Farsça ve Arapça metinlerde yardımlarını bizden esirgemeyen Mustafa ÇİÇEKLE
Evliya Çelebi Seyahatnamesinin 8. cildi de okuyucuyla buluşuyor. Her cildi ayrı bir dünyaya, okuyana ve bakış açısına göre, farklı pencereler açan bu 17. yüzyıl klasiğinin tamamlanmasına iki cilt kaldı. Bu cillte Evliya Çelebinin Azaktan Kırıma gidişi, Balkan ve Ege adalarına yaptığı yolculuk ele alınıyor. Tadımlık Giriş "Kıvançlı, heyecanlı ve sevinçliyiz; elinizdeki kitap ile Seyahatnâme'nin bir cildi daha okuyucuya kazandırılmış oldu. Heyecanla başlayıp umutla devam ettirdiğimiz çalışmamızın, sevinçle karşılanıp takdirle alkışlanması her geçen gün bizi biraz daha yüreklendirmektedir." Proje Yöneticimiz İ. Gündağ KAYAOĞLU Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin IV. cildinin sunuşuna bu cümleler ile başlamıştı. Kendisi Seyahatnâmesi'nin 10. cildinin bittiğini, 7. cildin basıldığını görebildi. 2003 Mayıs ayında aramızdan ayrılan abimiz şimdi aramızda olsaydı VIII. cildin sunuş bölümüne ne kadar çoşkulu cümleler yazardı. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin ilim âlemi tarafından tanınmasından sonra başlayan yayın çalışmaları, bir çok ilim adamının katkılarıyla günümüze kadar devam edip gelmiştir. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin dünya kültürü için önemine gönülden inanmış bulunan İ. Gündağ KAYAOĞLU'nun, Orhan Şaik GÖKYAY'ın başladığı I. cildi neşre hazırlamak ile başlayan uğraşı, "Günümüz Türkçesiyle Evliya Çelebi" ve "Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin Tıpkıbasımı" projeleriyle devam etmiştir. Ömrünün son gününe kadar üzerinde uğraştığı bu büyük projeler Proje Yöneticimiz'in hayattayken arzuladığı şekilde bitirilmeye çalışılacaktır. VIII. cilt içinde Evliya Çelebi'nin, Azak'tan Kırım'a; Kefe, Bahçesaray, Kılburun, Akkerman, İsmail, Babadağı, Hasköy, Edirne, Dimetoka, Gümülcine, Drama, Selânik üzerinden bütün Yunanistan ve Mora'yı dolaşarak Hanya, Kandiye, Arnavutluk; Yanya, Tepedelen, Avlonya, Draç, İlbasan, Ohri, Resne, Manastır, İştip, Tikveş, Cisr-i Mustafa Paşa, Edirne üzerinden İstanbul'a dönüş seyahatleri bulunmaktadır Seyahatnâme'nin bu cildinin kapsadığı coğrafya itibariyle; yer isimleri, dil, lehçe vb. konularda yardımlarına müracaat ettiğimiz ve cildin hazırlanması aşamasında sürekli bilgi ve görüşlerini aktararak, yardımlarını esirgemeyen Evangelia BALTA'ya teşekkürlerimizi sunarız. Seyahatnâme'nin VIII. cildi, en çok bilinen ve güvenilir kabul edilen ve VII. ile VIII. cildin bir arada ciltli olarak bulunduğu Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat Köşkü 308 numaralı nüsha esas alınarak hazırlandı. Yazma eser, şemseli ve köşelikli kahverengi deri cilt içinde, aharlı ince bir kâğıda yazılmış olup 310 mm. boyunda ve 205 mm. eninde 383 yapraktan ibarettir. Yazmanın ilk188 yaprağını VII. cilt, son 195 varağını ise VIII. cilt oluşturmaktadır. Kötü bir nesihle kaleme alınmıştır. Sayfadaki yazı uzunluğu 166 mm.'dir. Her sayfada 33 satır mevcuttur.. Az da olsa bazı sayfalarda çıkmalar (derkenar) bulunmaktadır. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin bu cildi de daha önce yayınlanan ciltlerde olduğu gibi basit çeviriyazı sistemiyle ve tartışmalı (okunamayan, karalanmış veya silinmiş vs.) kısımları yazmanın başka bazı kütüphanelerdeki nüshalarıyla karşılaştırılarak hazırlanmıştır. Dizin, bazı zarurî dipnotlar ve içindekiler listesi de ayrıca ilâve olunmuştur, devam eden ciltlerde de aynı sistem korunacaktır. XVII. yüzyıl Anadolu Türkçesi ile birlikte biraz da Evliyâ Çelebi'nin bizzat kendisine has üslûbunu yansıtan büyük hacimli böyle bir eserin, yeni Türkçe harflere aktarılmasının ne denli zor bir iş olduğu herkesçe teslim edilen bir vakıadır. Metnin eksiksiz yansıtılmasıyla birlikte yayın ilkeleri açısından; dil özellikleri, ses yapısı ve dönemin öbür dil hususiyetlerinin yanısıra, ortaya okunabilir ve anlaşılabilir bir metnin konulması gerekmektedir. Hazırlanan bu çalışma ne tenkitli bir neşir; ne de özgün bir "dil" çalışmasıdır. Bu çalışmayla tarih, edebiyat, sosyoloji, antropoloji vb. sosyal bilimlerin hemen her dalı ile uğraşan kişilerin rahat okuyup istifade edebilecekleri eksiksiz bir metnin ortaya konulması hedeflen­miştir. Dolayısıyla tenkitli bir metnin neşrinde istenen değerlendirme ve özellikler bu metinde bulunmamaktadır. Bu kitap hazırlanırken şu hususlara dikkat edilmiştir: Metnin kolay okunmasını sağlamak maksadıyla okuyucuyu gereksiz biçimde yoran çeviriyazı işaretlerine, zarurî hâller dışında yer verilmemiştir. Metin içinde /é/ (kapalı /e/)'ler /e/, /ñ/ (geniz /n/)'leri /n/ bazen /n[g]/ olarak okunmuştur. Asıl metinde aynı kelimeler, zaman zaman farklı imlâ ile yazılmışlardır. XVII. yüzyıl dil zenginliğini korumak için bu kelimelerde hiçbir tasarrufta bulunulmamış ve aynı imlâların yansıtılmasına özen gösterilmiştir. Evliyâ'nın özellikle harekelediği ama bugün farklı bir imlâ ile yaşayan kelimelerde, asıl imlânın aktarılmasına özen gösterilmiştir. Ayrıca yer ve kişi adlarında da Evliyâ'nın imlâsı esas alınmıştır. Eserde mevcut çıkmalar (derkenar), zorluklarla karşılaşıldığı zaman diğer yazma nüshalar da gözden geçirilerek metnin içine yerleştirilmiş ve { } işaretiyle çıkma olduğu gösterilmiştir. Metinde onarma yoluna gidilmemiş, metnin anlaşılırlığını sağlamak için bazı kelimelere harf ilâvesi yapılmış ve bu da [ ] içinde gösterilmiştir. Metinde geçen âyetlerin Arapça asılları dizilerek, dipnotta sûre ve âyet numaraları ile anlamları konulmuş; ancak öbür Arapça ve Farsça ibare, deyim, vecize vb.nin metin içinde çeviriyazısı verilmiştir. Hazırlanan eserin kolay kullanılması için baş tarafına, aslında bulunmayan geniş bir "İçindekiler" ile sonuna da "Dizin" ilâve edilmiştir. Yazma nüsha ile karşılaştırma yapmak isteyenler için asıl yaprak numaraları metin içinde "[15a; 15b; 16a; ...]" biçiminde verilmiş olmakla birlikte dizin, yaprak numaralarına göre değil, bu kitabın sayfa numaralarına göre düzenlenmiştir. Bütün yardım, dikkat ve gayretlere rağmen bu büyüklükteki bir metnin neşrinde hataların olması kaçınılmazdır. Bizden kaynaklanan bu hatalara getirilecek eleştirilerin, ileride yapılacak yeni neşirlere rehberlik edeceği inancını taşımaktayız. Elinizdeki eserde de Farsça ve Arapça metinlerde yardımlarını bizden esirgemeyen Mustafa ÇİÇEKLE
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat