Düş Köpekleri;Üsteğmen Kara Fatma

Stok Kodu:
9786052019061
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
592
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
16
Basım Tarihi:
2022-03-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
160,00TL
147,20TL
Havale/EFT ile: 144,26TL
9786052019061
552135
Düş Köpekleri;Üsteğmen Kara Fatma
Düş Köpekleri;Üsteğmen Kara Fatma
147.20
"Irza geçmeyi çocuklara bile yapar oldu namussuzlar! Her yeri karakol haline getirdiler. Eli silah tutan erkekler sabah akşam sabah akşam onları ziyarete gidecekmiş." Serra atıldı: "E bizde gidelim şu karakollara abam köpeklere olan hasretimizi oracıkta gösteririz. Kahkalar çadırı inletirken o devam etti: "Salt erkekleri yiğit diye bellemişken bizde cehennem meyvelerine kurşunlardan bir serenat yaparız. Ben gönüllüyüm." Kızlarının hepsi Bizdeeeeeeee! Diye haykırırken Seher Hanım gülen yüzüne muzip bakışlarını da ekledi. "Seranadı anca karakolun içindekilere yapabilirsiniz. Dışarı çıktığınızda size onlar öyle allı pullu bir cenaze töreni yaparlarki dudaklarınız uçuklar." "Hah ha hayyyyy!" Ayşe Hanım katıla katıla gülüyordu. "Bu çok iyiydi. Bana ilaç gibi geldi." "Hazır ilaçlarınızı Serra'nın elinden almışken bende yüreklerinizi soğutmadan muştu vereyim bari. Buradaki karakollara değil ama iki gün sonra Teğmen Mustafa Efendinin bölüğüyle birlikte domuz kaledeki şu erkekleri yiğit belleyenlerin karakoluna o dediğiniz seranatı yapacağız." "Allaaaaaaaaaaaaaaaah." Cephelerde doyuncaya kadar toprak ölünceye kadar vefa vardı. Toprağa karışanlar Bahtiyar yüreğinin yüceliğini yakasında taşıyan biri ise vefasızca çırılçıplaktı.
"Irza geçmeyi çocuklara bile yapar oldu namussuzlar! Her yeri karakol haline getirdiler. Eli silah tutan erkekler sabah akşam sabah akşam onları ziyarete gidecekmiş." Serra atıldı: "E bizde gidelim şu karakollara abam köpeklere olan hasretimizi oracıkta gösteririz. Kahkalar çadırı inletirken o devam etti: "Salt erkekleri yiğit diye bellemişken bizde cehennem meyvelerine kurşunlardan bir serenat yaparız. Ben gönüllüyüm." Kızlarının hepsi Bizdeeeeeeee! Diye haykırırken Seher Hanım gülen yüzüne muzip bakışlarını da ekledi. "Seranadı anca karakolun içindekilere yapabilirsiniz. Dışarı çıktığınızda size onlar öyle allı pullu bir cenaze töreni yaparlarki dudaklarınız uçuklar." "Hah ha hayyyyy!" Ayşe Hanım katıla katıla gülüyordu. "Bu çok iyiydi. Bana ilaç gibi geldi." "Hazır ilaçlarınızı Serra'nın elinden almışken bende yüreklerinizi soğutmadan muştu vereyim bari. Buradaki karakollara değil ama iki gün sonra Teğmen Mustafa Efendinin bölüğüyle birlikte domuz kaledeki şu erkekleri yiğit belleyenlerin karakoluna o dediğiniz seranatı yapacağız." "Allaaaaaaaaaaaaaaaah." Cephelerde doyuncaya kadar toprak ölünceye kadar vefa vardı. Toprağa karışanlar Bahtiyar yüreğinin yüceliğini yakasında taşıyan biri ise vefasızca çırılçıplaktı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat