Düş Günler

Stok Kodu:
9789753639415
Boyut:
211-135-0
Sayfa Sayısı:
132
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2013-04-04
Kapak Türü:
Karton
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
9,26TL
5,93TL
Havale/EFT ile: 5,81TL
9789753639415
663393
Düş Günler
Düş Günler
5.93
Dikdörtgen biçiminde, camdan, kenarlarından paslı bir teneke çemberin geçtiği bir fotoğraf arabı. O kocaman, tahta, körüklü makinelerden başka fotoğraf makinelerinin olmadığı, resimlerin her gerçekdışı görüntülerle, gölgelerle çabuk sararan parlak kağıtlara basıldığı günlerden kalma bir şey. Artık kullanılmayan, sıvıları gitgide daha çok dökülen, her kış damı akan odadaki dolabı dolduran yıkık döküğün arasında bulmuştum. (O dibi taş döşeli, bir zamanlar yıkanmak için kullanılan dolabın öyküsü de başkadır.) Önce öteki kırık dökükle birlikte onu da atacaktım çünkü o dolabın içinde aradığım eski, cam bir fotoğraf arabı değildi. Farelerin ince, sivri, parlak dişlerinden nasılsa kurtulabilmiş, kıyıda köşede kalıp da mürekkeplerinin morarıp soluklaştığı, kağıdın, zarfında en azından kahverengi benekler olan eski mektuplar arıyordum. Orada isteğimden fazla mektup bulabileceğimi çok iyi biliyordum. Dedelerimin hep Kalem de çalıştıklarını, mektup yazmayı da çook sevdiklerini yani iki dedemi kendinden önce gömmüş olan büyükannemden duymuştum.
Dikdörtgen biçiminde, camdan, kenarlarından paslı bir teneke çemberin geçtiği bir fotoğraf arabı. O kocaman, tahta, körüklü makinelerden başka fotoğraf makinelerinin olmadığı, resimlerin her gerçekdışı görüntülerle, gölgelerle çabuk sararan parlak kağıtlara basıldığı günlerden kalma bir şey. Artık kullanılmayan, sıvıları gitgide daha çok dökülen, her kış damı akan odadaki dolabı dolduran yıkık döküğün arasında bulmuştum. (O dibi taş döşeli, bir zamanlar yıkanmak için kullanılan dolabın öyküsü de başkadır.) Önce öteki kırık dökükle birlikte onu da atacaktım çünkü o dolabın içinde aradığım eski, cam bir fotoğraf arabı değildi. Farelerin ince, sivri, parlak dişlerinden nasılsa kurtulabilmiş, kıyıda köşede kalıp da mürekkeplerinin morarıp soluklaştığı, kağıdın, zarfında en azından kahverengi benekler olan eski mektuplar arıyordum. Orada isteğimden fazla mektup bulabileceğimi çok iyi biliyordum. Dedelerimin hep Kalem de çalıştıklarını, mektup yazmayı da çook sevdiklerini yani iki dedemi kendinden önce gömmüş olan büyükannemden duymuştum.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat