9786052602225
509066
https://www.sehadetkitap.com/urun/demokratik-parti-ve-laiklik
Demokratik Parti ve Laiklik
108.50
Aynur Demirli, Türkiye'nin Demokrat Parti yıllarına "Kahrolsun Komünizm! Yaşasın Din Hürriyeti!" başlığı ile ışık
tutuyor.
Başlıkta yer alan ilk tespit, yani "devlet politikası olarak antikomünizm", CHP iktidarı ile Demokrat Parti dönemi
arasındaki bir sürekliliği simgelemektedir. CHP, parlamenter rejime bir "ilk günah" işleyerek; solcu partileri, sendikaları,
sosyalizmi yasaklayarak geçecektir. Bu "ilk günahı" Demokrat Parti ağırlaştıracak; antikomünizmi "histerik" boyutlar
içinde sürdürecektir.
"Yaşasın din hürriyeti" ile özetlenen ikinci tespit ise, Demokrat Parti'nin Kemalist laiklik anlayışından uzaklaşmasını
simgelemektedir. 1946'ya gelindiğinde laiklik, statükocu bir kalıntıya dönüşmüştür. Demokrat Parti iktidarı bu "kalıntı"yı
dahi aşındıracaktır. İlk adım, laikliğin din hürriyeti olarak tanımlanmasıdır. Bu tanımı, laik uygulamaların "din
düşmanlığı, halkın inançlarına baskı" olarak suçlanması izleyecektir. Demokrat Parti'nin bu söylemleri daha sonra
İslamcı çevrelerce devralınacak; siyasal İslam'ın Türkiye'de mayalanmasına katkı yapacaktır.
Demokrat Parti'nin laiklik-karşıtı kaba söylemi, sonraki yıllarda liberaller tarafından merkez-çevre karşıtlığı içinde
"bilimselleştirilecek"; saygınlık kazanacaktır. Siyasal İslam'ın 21 yüzyıldaki iktidarına meşruiyet sağlayan bu karşı-
devrimci tezler, Aynur Demirli tarafından çözümlenmekte; amansızca eleştirilmektedir. Sonuna kadar haklıdır.
Türkiye'yi bugünkü karanlığa getiren dönüşümlerin siyasal, düşünsel ve ideolojik kökenlerini sorgulayanlar için bu kitap
vazgeçilmez bir kaynak olacaktır.
Aynur Demirli, Türkiye'nin Demokrat Parti yıllarına "Kahrolsun Komünizm! Yaşasın Din Hürriyeti!" başlığı ile ışık
tutuyor.
Başlıkta yer alan ilk tespit, yani "devlet politikası olarak antikomünizm", CHP iktidarı ile Demokrat Parti dönemi
arasındaki bir sürekliliği simgelemektedir. CHP, parlamenter rejime bir "ilk günah" işleyerek; solcu partileri, sendikaları,
sosyalizmi yasaklayarak geçecektir. Bu "ilk günahı" Demokrat Parti ağırlaştıracak; antikomünizmi "histerik" boyutlar
içinde sürdürecektir.
"Yaşasın din hürriyeti" ile özetlenen ikinci tespit ise, Demokrat Parti'nin Kemalist laiklik anlayışından uzaklaşmasını
simgelemektedir. 1946'ya gelindiğinde laiklik, statükocu bir kalıntıya dönüşmüştür. Demokrat Parti iktidarı bu "kalıntı"yı
dahi aşındıracaktır. İlk adım, laikliğin din hürriyeti olarak tanımlanmasıdır. Bu tanımı, laik uygulamaların "din
düşmanlığı, halkın inançlarına baskı" olarak suçlanması izleyecektir. Demokrat Parti'nin bu söylemleri daha sonra
İslamcı çevrelerce devralınacak; siyasal İslam'ın Türkiye'de mayalanmasına katkı yapacaktır.
Demokrat Parti'nin laiklik-karşıtı kaba söylemi, sonraki yıllarda liberaller tarafından merkez-çevre karşıtlığı içinde
"bilimselleştirilecek"; saygınlık kazanacaktır. Siyasal İslam'ın 21 yüzyıldaki iktidarına meşruiyet sağlayan bu karşı-
devrimci tezler, Aynur Demirli tarafından çözümlenmekte; amansızca eleştirilmektedir. Sonuna kadar haklıdır.
Türkiye'yi bugünkü karanlığa getiren dönüşümlerin siyasal, düşünsel ve ideolojik kökenlerini sorgulayanlar için bu kitap
vazgeçilmez bir kaynak olacaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.