Bu işlem için üye girişi yapmanız gerekiyor

Demir Çağı’nın “Tek Tanrı” Savunucusu Davud ve Süleyman Krallığı;(Kur’an Arkeolojisi Yöntemi ile)

Stok Kodu:
9786253963309
Boyut:
135-215-
Sayfa Sayısı:
248
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-10-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%23 indirimli
230,00TL
177,10TL
Havale/EFT ile: 173,56TL
9786253963309
722956
Demir Çağı’nın “Tek Tanrı” Savunucusu Davud ve Süleyman Krallığı;(Kur’an Arkeolojisi Yöntemi ile)
Demir Çağı’nın “Tek Tanrı” Savunucusu Davud ve Süleyman Krallığı;(Kur’an Arkeolojisi Yöntemi ile)
177.10
Kudüs ve çevresi, dağlık havzanın doğusunda ve Judean Çölü'nün sınırında yer alır. Bununla birlikte kentin yakın çevresi kayalık bir yapıya sahiptir. Bundan dolayı olmalıdır ki bölgede yapılan yüzey araştırmaları neticesinde çok az sayıda yerleşmeye rastlanmıştır. Ancak Kudüs'ün etrafını ise tarıma elverişli, zengin alüvyonlu toprakların bulunduğu Soreq ve Repha'im adlı iki vadi sarar. Kudüs ve yakın çevresinde yapılan kazılar sonucu “basamaklı taş yapı” başta olmak üzere şimdiye kadar çok az sayıda mimari kalıntı keşfedilebilmişti. Bu yapının tarihlendirilmesi konusunda dahi alan uzmanlarınca bir uzlaşı bile sağlanamadı. Dahası Dâvûd kentinde İ.Ö. 10. yüzyıla tarihlendirilen ve saray olarak yorumlanan bir yapı ile birlikte diğer mimari yapılar, çeşitli arkeolojik merkezlerde de çoğunlukla seramik olmak üzere küçük buluntular ortaya çıkarılabilmişti. Ancak ne bir saray ne de bir tapınak yapısı için yeterli derecede arkeolojik kanıt yoktu elde.
Kudüs ve çevresi, dağlık havzanın doğusunda ve Judean Çölü'nün sınırında yer alır. Bununla birlikte kentin yakın çevresi kayalık bir yapıya sahiptir. Bundan dolayı olmalıdır ki bölgede yapılan yüzey araştırmaları neticesinde çok az sayıda yerleşmeye rastlanmıştır. Ancak Kudüs'ün etrafını ise tarıma elverişli, zengin alüvyonlu toprakların bulunduğu Soreq ve Repha'im adlı iki vadi sarar. Kudüs ve yakın çevresinde yapılan kazılar sonucu “basamaklı taş yapı” başta olmak üzere şimdiye kadar çok az sayıda mimari kalıntı keşfedilebilmişti. Bu yapının tarihlendirilmesi konusunda dahi alan uzmanlarınca bir uzlaşı bile sağlanamadı. Dahası Dâvûd kentinde İ.Ö. 10. yüzyıla tarihlendirilen ve saray olarak yorumlanan bir yapı ile birlikte diğer mimari yapılar, çeşitli arkeolojik merkezlerde de çoğunlukla seramik olmak üzere küçük buluntular ortaya çıkarılabilmişti. Ancak ne bir saray ne de bir tapınak yapısı için yeterli derecede arkeolojik kanıt yoktu elde.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat