Bir Eğitimci Gözüyle 1950'lerden Günümüze Türkiye

Stok Kodu:
9786259783468
Boyut:
135-215-
Sayfa Sayısı:
120
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-12-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
270,00 TL
9786259783468
732290
Bir Eğitimci Gözüyle 1950'lerden Günümüze Türkiye
Bir Eğitimci Gözüyle 1950'lerden Günümüze Türkiye
270.00
İlkokuldan Üniversiteye dek Milli Eğitim Kurumlarının her aşamasında 60 yılı aşkın görev yapmış olan yazar, bizim yapmış olduğumuz yanlışları gelecek kuşakların yapmaması, bizim yapamadıklarımızı onların yapabilmeleri için gözlem, birikim ve deneyimlerini onlara aktarmayı amaçlamaktadır, bu kitapta. Kolaycılığa kaçıp nereden nereye geldik, diye övünmek yerine, kalkınmaya birlikte başladığımız ülkelerin nereden nereye geldiğine bakıp, bizim neden onlardan geri kaldığımızı irdeleyip hayıflanıp ders çıkarmamız gerekmez mi? Kalkınmanın anahtarı olan yeterli eğitim kurumları kurup geliştirebildik mi? Yoksa var olan Köy Enstitüleri, Yüksek Öğretmen Okulu, Eğitim Enstitüleri ve Maarif Kolejleri gibi güzel eğitim kurumlarımızı kapattık mı? Neden bizde gelişmiş ülkelerdeki gibi asırlık eğitim kurumları yok, ya da çok az? Bir Alman ya da Japon mucizesi yaratmak şöyle dursun, Cumhuriyetin ilk döneminde sağladığımız kalkınma hızını yakalayamadık. Köklü, kimlikli, özellikli eğitim kurumlarımızı kapatmak yerine, günün koşularına göre yenileyebilseydik, biz de gelişmiş ülkeler düzeyine çıkardık. Bizim kuşak bunu başaramadı, gelecek kuşakların başarması umudu ve dileğiyle…
İlkokuldan Üniversiteye dek Milli Eğitim Kurumlarının her aşamasında 60 yılı aşkın görev yapmış olan yazar, bizim yapmış olduğumuz yanlışları gelecek kuşakların yapmaması, bizim yapamadıklarımızı onların yapabilmeleri için gözlem, birikim ve deneyimlerini onlara aktarmayı amaçlamaktadır, bu kitapta. Kolaycılığa kaçıp nereden nereye geldik, diye övünmek yerine, kalkınmaya birlikte başladığımız ülkelerin nereden nereye geldiğine bakıp, bizim neden onlardan geri kaldığımızı irdeleyip hayıflanıp ders çıkarmamız gerekmez mi? Kalkınmanın anahtarı olan yeterli eğitim kurumları kurup geliştirebildik mi? Yoksa var olan Köy Enstitüleri, Yüksek Öğretmen Okulu, Eğitim Enstitüleri ve Maarif Kolejleri gibi güzel eğitim kurumlarımızı kapattık mı? Neden bizde gelişmiş ülkelerdeki gibi asırlık eğitim kurumları yok, ya da çok az? Bir Alman ya da Japon mucizesi yaratmak şöyle dursun, Cumhuriyetin ilk döneminde sağladığımız kalkınma hızını yakalayamadık. Köklü, kimlikli, özellikli eğitim kurumlarımızı kapatmak yerine, günün koşularına göre yenileyebilseydik, biz de gelişmiş ülkeler düzeyine çıkardık. Bizim kuşak bunu başaramadı, gelecek kuşakların başarması umudu ve dileğiyle…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat