Bir Destan Adam Mehmed Akif Ersoy

Kıta kıta, mısra mısra, kelime kelime hatta harf harf ruhunu anlamamız gereken İstiklâl Marşı’mızın şairi Mehmed Âkif Ersoy’dan bahsedebilmek hiç de kolay değil… Cumhuriyet tarihimizin en sıkıntılı günlerini, en derin kafa karışıklıklarını yaşadığımız ve toplum olarak anlam kaymalarına uğramış kavramlar peşinde kamplaşmamız için her türlü oyunun oynandığı şu günlerde; hepimizi yeniden birleştirecek, “millet” olduğumuzu hatırlatacak ortak metinler peşindeyiz! Oysa böyle bir metin var! Üstelik yazanı tarafından; “bir daha yazılmaması” temennî edilerek, yürekten çekilen acıların mısralara dökülmesiyle yazılmış bir metin bu… Onun içindir ki Mustafa Kemal de; “Bu marş, bizim inkılâbımızı anlatır, inkılâbımızın ruhunu anlatır. Bunu, ne unutmak ne de unutturmak lâzımdır. . İstiklâl Marşı’nda, istiklâl davamızı anlatması bakımından büyük bir manası olan mısralar vardır.” demiştir. * * * Mehmed Âkif merhum, hayatının her ânıyla tam bir örnek insandır, destan adamdır… Yaşantısıyla, yazdıklarıyla, yazamadıklarıyla, söyledikleriyle, söylemedikleriyle, duruşuyla... Vb. Büyük dava adamı, büyük aksiyon insanı, sözünün eri ve mahalle kahvesi konuşmasını aruzla şiire aktaracak kadar usta şair Mehmed Âkif’i bütün Türk gençliğine anlatmak, tanıtmak yolunda bir çabaya ihtiyaç var bugün! Üstelik her türlü art niyetlerden ve siyasî tercihlerden arındırarak! Hem de tarihimizin hiçbir döneminde olmadığı kadar yoğun ve acil olarak!