Bir Asırlık Yolculuk

Stok Kodu:
9786057518644
Boyut:
140-200-0
Sayfa Sayısı:
152
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-09-25
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
170,00TL
156,40TL
Havale/EFT ile: 153,27TL
9786057518644
510888
Bir Asırlık Yolculuk
Bir Asırlık Yolculuk
156.40
Yetmedi mi buğdaylarımı yakıp kavurduğun? Başakların boynunun eğriliği doluluğundan değil utancından. Sebebi sensin. Ama sende hiç utanma yok. Sözde hayatsın, sözde büyüksün, Güneşsin acımasız. Gökyüzünde kül çöreği gibi duruyorsun ama hiçbir fakirin sofrasına lokma olmuyorsun. Böyle mi büyüklüğün senin, olmaz böyle büyüklük başağımı yakıp kavurmuşsun zaten beni de yakıp kavurduktan sonra büyüklüğün beş para. Söylene söylene orağını çalıp elliklerini şaklatarak yarı çalık buğday saplarından birkaç deste daha yaptı. Güneşe söz geçirmek ne mümkün? Yetmezmiş gibi sinekler de tebelleş olunca tarla kenarında yarı çotur, yarı dikenli yabani armut ağacının gölgesine attı kendini. Toprak testiden henüz ılımamış suyu dikti kafasına. Az da olsa serinletti içini. Sağ elini yanağına koyup uzandı gölgeye ve derin bir oh çekti yerinden. Güneşte gölgesi büyüyen değildir insan. Güneşle bütün olan ay ve yıldız gibi şavkıyandır. Gerisine iz bırakan söz bırakandır. Muhsin Salman Cumhuriyet'in Eğitim Çınarları... Onlar genç Cumhuriyet'in kuruluş tarihine tanıklık ettiler. Yolu, suyu, elektriği olmayan köylerde çalıştılar; at, eşek sırtında yolculuk yaptılar, Okullarda sıralar üzerinde yattılar ama hiçbir zaman şikâyet etmediler. Öğrencilerine vatan, millet, mukaddes değerler, doğa, insan, Atatürk sevgisini aşıladılar. Geleceği umutla ördüler ve geleceğe daima umutla baktılar... Alp Kargı
Yetmedi mi buğdaylarımı yakıp kavurduğun? Başakların boynunun eğriliği doluluğundan değil utancından. Sebebi sensin. Ama sende hiç utanma yok. Sözde hayatsın, sözde büyüksün, Güneşsin acımasız. Gökyüzünde kül çöreği gibi duruyorsun ama hiçbir fakirin sofrasına lokma olmuyorsun. Böyle mi büyüklüğün senin, olmaz böyle büyüklük başağımı yakıp kavurmuşsun zaten beni de yakıp kavurduktan sonra büyüklüğün beş para. Söylene söylene orağını çalıp elliklerini şaklatarak yarı çalık buğday saplarından birkaç deste daha yaptı. Güneşe söz geçirmek ne mümkün? Yetmezmiş gibi sinekler de tebelleş olunca tarla kenarında yarı çotur, yarı dikenli yabani armut ağacının gölgesine attı kendini. Toprak testiden henüz ılımamış suyu dikti kafasına. Az da olsa serinletti içini. Sağ elini yanağına koyup uzandı gölgeye ve derin bir oh çekti yerinden. Güneşte gölgesi büyüyen değildir insan. Güneşle bütün olan ay ve yıldız gibi şavkıyandır. Gerisine iz bırakan söz bırakandır. Muhsin Salman Cumhuriyet'in Eğitim Çınarları... Onlar genç Cumhuriyet'in kuruluş tarihine tanıklık ettiler. Yolu, suyu, elektriği olmayan köylerde çalıştılar; at, eşek sırtında yolculuk yaptılar, Okullarda sıralar üzerinde yattılar ama hiçbir zaman şikâyet etmediler. Öğrencilerine vatan, millet, mukaddes değerler, doğa, insan, Atatürk sevgisini aşıladılar. Geleceği umutla ördüler ve geleceğe daima umutla baktılar... Alp Kargı
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat