9786256769168
641618
https://www.sehadetkitap.com/urun/belediyeciligin-esaslari-duzce-pratiginden-orneklerle
Belediyeciliğin Esasları;Düzce Pratiğinden Örneklerle
147.60
Bu kitap, bir faaliyet raporu veya icraat dosyası değildir.
Belediyeciliğin Esasları kitabını, Düzce örneğinden
hareketle, yeni ve kalıcı bir belediyecilik anlayışı ve kültürü
oluşturabilme gayreti ve motivasyonu ile kaleme aldım.
Şehircilik ve şehir yönetimi konusu, tüm iktidarların ve
yöneticilerin en başta gelen gündem maddelerinden biridir.
Klasik belediyecilik hizmetleriyle sınırlı, sadece çöp
toplayan, yol temizleyen, su getiren anlayış çok gerilerde
kaldı. Dünya değişirken, Türkiye değişirken, idare etme
yöntemleri değişirken elbette yerel yönetimler de bu sürecin
gerisinde kalamazdı, nitekim kalmadı da.
Belediyeler sadece klasik hizmetlerin değil, sanayinin,
üretimin, tabiatın, eğitimin, bilimin, teknolojinin, sağlığın,
ulaşımın, tarımın, sanatın, kültürün, tarihin ve turizmin de
modern belediyecilik anlayışının olmazsa olmazları
olduğunun farkına vardılar. Dolayısıyla bir şehircilik vizyonu
ortaya koymak ve bu vizyonun peşinden kararlılıkla gitmek
başarının anahtarı oldu.
Belediyeciliğin Esasları kitabımda, belediyeciliğin olmazsa
olmazlarını, esaslarını ve vizyonunu 10 bölümde siz
kıymetli okurlarla paylaştım: İnsan, Bütçe, İmar, Altyapı,
Çevre, Ulaşım, Kültür, Kalkınma, Teknoloji ve Kalite… Bu
bölümlerin tümünde göreceğiniz gibi her icraatın, projenin,
yatırımın merkezine ‘insanı' koyarak çalıştık. Her bölüm
birbirinden bağımsız gibi gözükse de aslında birbirini
tamamlayan ve destekleyen zincirin halkaları gibidir.
Medeniyet kelimesi ‘Medine'den gelir. Yani şehir. Şehir ve
medeniyet. Şehir ve belediye. Kadim bir medeniyet inşa
etmek istiyorsak işe başlamamız gereken yer de
belediyelerdir. Kadim bir medeniyet inşasına katkıda
bulunmak maksadıyla bu kitabı kaleme aldım.
Belediyelerin lokomotif olduğu ve şehirlerin yarıştığı
günümüz dünyasında; Düzce örneğinden yola çıkarak
şehirlerimize en az 50 yıllık bir projeksiyonla yaklaşılması
gerektiğini özellikle vurgulamak isterim. Günü kurtarmaya
çalışan kısa vadeli hiçbir proje ve yatırımın, geleceği
tasarlayan modern belediyecilik anlayışında yeri olmadığını
düşünüyorum.
Yarınların yöneticilerine ışık tutacağına ve yeni bakış açıları
kazandıracağına inandığım bu kitapta, bir şehrin ihtiyacı
olan her türlü projeye yönelik başarılı uygulama örnekleri
bulmak mümkündür.
Bu kitap, bir faaliyet raporu veya icraat dosyası değildir.
Belediyeciliğin Esasları kitabını, Düzce örneğinden
hareketle, yeni ve kalıcı bir belediyecilik anlayışı ve kültürü
oluşturabilme gayreti ve motivasyonu ile kaleme aldım.
Şehircilik ve şehir yönetimi konusu, tüm iktidarların ve
yöneticilerin en başta gelen gündem maddelerinden biridir.
Klasik belediyecilik hizmetleriyle sınırlı, sadece çöp
toplayan, yol temizleyen, su getiren anlayış çok gerilerde
kaldı. Dünya değişirken, Türkiye değişirken, idare etme
yöntemleri değişirken elbette yerel yönetimler de bu sürecin
gerisinde kalamazdı, nitekim kalmadı da.
Belediyeler sadece klasik hizmetlerin değil, sanayinin,
üretimin, tabiatın, eğitimin, bilimin, teknolojinin, sağlığın,
ulaşımın, tarımın, sanatın, kültürün, tarihin ve turizmin de
modern belediyecilik anlayışının olmazsa olmazları
olduğunun farkına vardılar. Dolayısıyla bir şehircilik vizyonu
ortaya koymak ve bu vizyonun peşinden kararlılıkla gitmek
başarının anahtarı oldu.
Belediyeciliğin Esasları kitabımda, belediyeciliğin olmazsa
olmazlarını, esaslarını ve vizyonunu 10 bölümde siz
kıymetli okurlarla paylaştım: İnsan, Bütçe, İmar, Altyapı,
Çevre, Ulaşım, Kültür, Kalkınma, Teknoloji ve Kalite… Bu
bölümlerin tümünde göreceğiniz gibi her icraatın, projenin,
yatırımın merkezine ‘insanı' koyarak çalıştık. Her bölüm
birbirinden bağımsız gibi gözükse de aslında birbirini
tamamlayan ve destekleyen zincirin halkaları gibidir.
Medeniyet kelimesi ‘Medine'den gelir. Yani şehir. Şehir ve
medeniyet. Şehir ve belediye. Kadim bir medeniyet inşa
etmek istiyorsak işe başlamamız gereken yer de
belediyelerdir. Kadim bir medeniyet inşasına katkıda
bulunmak maksadıyla bu kitabı kaleme aldım.
Belediyelerin lokomotif olduğu ve şehirlerin yarıştığı
günümüz dünyasında; Düzce örneğinden yola çıkarak
şehirlerimize en az 50 yıllık bir projeksiyonla yaklaşılması
gerektiğini özellikle vurgulamak isterim. Günü kurtarmaya
çalışan kısa vadeli hiçbir proje ve yatırımın, geleceği
tasarlayan modern belediyecilik anlayışında yeri olmadığını
düşünüyorum.
Yarınların yöneticilerine ışık tutacağına ve yeni bakış açıları
kazandıracağına inandığım bu kitapta, bir şehrin ihtiyacı
olan her türlü projeye yönelik başarılı uygulama örnekleri
bulmak mümkündür.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.