Balyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya

Stok Kodu:
9789753437981
Boyut:
140-200-0
Sayfa Sayısı:
208
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-08-28
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
3.Hamur
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
60,00TL
37,20TL
Havale/EFT ile: 33,48TL
9789753437981
403744
Balyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya
Balyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya
37.20
Siz hiç şakadan bir saat hapiste tutulan mahkûm ya da dalgaya düşüp de beraat yerine müebbet veren hâkim gördünüz mü? Silivri'de görülen duruşmalardan herhangi birine katılabilme imkânınız olsaydı "Bu da bir şey mi?" derdiniz. Yalnızca Silivri mi? Adeta ülkenin her yeri, mizahçılar için altın madeni. Balyoz Davası nedeniyle 11 Şubat 2011 tarihinden bugüne Hasdal Askeri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Dz. Kur. Alb. Faruk DOĞAN, Balyoz ve Ergenekon davalarında görülen "hukuk dışı" uygulamaları kara mizahla harmanlayıp 13 ayrı hikâye olarak okura sunuyor. Okur bu hikâyelerde, komplo davalarına maruz bırakılan insanlar üzerine empati yapma fırsatı bulurken siyasi komplo davalarının nasıl "titizlikle" hazırlandığına da tanık oluyor. Çocukluğundan itibaren resim, karikatür, şiir gibi alanlarda çalışmalar yapan ve mizah hikâyeleri yazmaya daha Deniz Lisesi yıllarında başlayan Dz. Kur. Alb. Faruk Doğan, Balyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya başlıklı kitabında; *Siyasi komplo davalarının hazırlanış şeklini, *Evleri basılanların neler yaşadıklarını, *Mahkeme salonunda görülen "hukuk üstü" duruşmaları, *Kaybolan adaleti meydanlarda ararken gaz ve tazyikli suya maruz bırakılan insanları, *Hapishane havalandırmasında geçirilen kısa süreleri, *Ve özgürlüğe sayılan günler için baktırılan falları okurla buluşturuyor. İşte kitaptaki hikâyelerden birkaç alıntı: "Reşat Amca, tam işini bitirmek üzereydi ki, diğer taraftaki adam iki gözü iki çeşme, ağlama ve öksürük krizine tutulmuş vaziyette içeri girdi. İhtiyar adamı, elinde suç aleti ile sehpasının üzerindeki Vali Bey'in hediyesi olan, altın Osmanlı tuğrası işlemeli cam kâseye küçük su dökerken görünce, yaşlı gözleri oyuklarından fırlar gibi olmuş, bas bas bağırtmaya başlamıştı..." Bastonlu Adalet "Ramazan'cığım, bu buzdolabının arkasına bir şeyler gizleme sevdanız nereden geliyor bilmiyorum ama arada sırada başka yerleri de denemelisiniz. Sonra, suikast yapacak adam adresi, görevleri bir yerlere niye yazsın? Hiç mi Görevimiz Tehlike izlemediniz canım kardeşim?" "Buldun da başın göğe erdi. Arkadaş, ben sizin hayal ve fantezi dünyanızı anlayamadım gitti. Bak demin Ramazan söyledi, İtalya'nın en ünlü casusları 2 kişiymiş. Numaraları da o yüzden 002. James Bond'un numarası kaç? 007, demek ki 7 casus. Yani 17 tane, bilemedin 27 tane vardır. 400 tane casus mu olur kardeşim? Besicilik mi yapacaksınız? Nasıl iş bu böyle?" Artık Benim De Bir Komplom Var!
Siz hiç şakadan bir saat hapiste tutulan mahkûm ya da dalgaya düşüp de beraat yerine müebbet veren hâkim gördünüz mü? Silivri'de görülen duruşmalardan herhangi birine katılabilme imkânınız olsaydı "Bu da bir şey mi?" derdiniz. Yalnızca Silivri mi? Adeta ülkenin her yeri, mizahçılar için altın madeni. Balyoz Davası nedeniyle 11 Şubat 2011 tarihinden bugüne Hasdal Askeri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Dz. Kur. Alb. Faruk DOĞAN, Balyoz ve Ergenekon davalarında görülen "hukuk dışı" uygulamaları kara mizahla harmanlayıp 13 ayrı hikâye olarak okura sunuyor. Okur bu hikâyelerde, komplo davalarına maruz bırakılan insanlar üzerine empati yapma fırsatı bulurken siyasi komplo davalarının nasıl "titizlikle" hazırlandığına da tanık oluyor. Çocukluğundan itibaren resim, karikatür, şiir gibi alanlarda çalışmalar yapan ve mizah hikâyeleri yazmaya daha Deniz Lisesi yıllarında başlayan Dz. Kur. Alb. Faruk Doğan, Balyoz ve Ergenekon'da Adli Komedya başlıklı kitabında; *Siyasi komplo davalarının hazırlanış şeklini, *Evleri basılanların neler yaşadıklarını, *Mahkeme salonunda görülen "hukuk üstü" duruşmaları, *Kaybolan adaleti meydanlarda ararken gaz ve tazyikli suya maruz bırakılan insanları, *Hapishane havalandırmasında geçirilen kısa süreleri, *Ve özgürlüğe sayılan günler için baktırılan falları okurla buluşturuyor. İşte kitaptaki hikâyelerden birkaç alıntı: "Reşat Amca, tam işini bitirmek üzereydi ki, diğer taraftaki adam iki gözü iki çeşme, ağlama ve öksürük krizine tutulmuş vaziyette içeri girdi. İhtiyar adamı, elinde suç aleti ile sehpasının üzerindeki Vali Bey'in hediyesi olan, altın Osmanlı tuğrası işlemeli cam kâseye küçük su dökerken görünce, yaşlı gözleri oyuklarından fırlar gibi olmuş, bas bas bağırtmaya başlamıştı..." Bastonlu Adalet "Ramazan'cığım, bu buzdolabının arkasına bir şeyler gizleme sevdanız nereden geliyor bilmiyorum ama arada sırada başka yerleri de denemelisiniz. Sonra, suikast yapacak adam adresi, görevleri bir yerlere niye yazsın? Hiç mi Görevimiz Tehlike izlemediniz canım kardeşim?" "Buldun da başın göğe erdi. Arkadaş, ben sizin hayal ve fantezi dünyanızı anlayamadım gitti. Bak demin Ramazan söyledi, İtalya'nın en ünlü casusları 2 kişiymiş. Numaraları da o yüzden 002. James Bond'un numarası kaç? 007, demek ki 7 casus. Yani 17 tane, bilemedin 27 tane vardır. 400 tane casus mu olur kardeşim? Besicilik mi yapacaksınız? Nasıl iş bu böyle?" Artık Benim De Bir Komplom Var!
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat