Bacı'dan Bayan'a; İslâmcı Kadınların Kamusal Alan Tecrübesi

Stok Kodu:
9789758950584
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
238
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2005-06-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%37 indirimli
165,00TL
103,95TL
Havale/EFT ile: 101,87TL
9789758950584
700470
Bacı'dan Bayan'a; İslâmcı Kadınların Kamusal Alan Tecrübesi
Bacı'dan Bayan'a; İslâmcı Kadınların Kamusal Alan Tecrübesi
103.95
Bacı, Anadolu insanı için sosyal hayatta akraba veya akrabalık dışı kadın ve erkek ilişkilerinin sıcak, masum ve güvenilir yönünü temsil ediyordu. Başörtüsü, Allah’ın emrine itaat etme isteğinin yanında, esasında Bacı olma niyetinin de ifadesiydi. Tesettür, kadının kamusal alanda insan kimliğini netleştirmek üzere, cinsel bir nesne olarak algılanmasına izin vermemek şartıyla ilişkilere girebileceğini anlatır. Yeni bir kamusallığı, erkeklerin ve kadınların hasım olarak konumlandırmak yerine, daha mükemmel bir insan olmak için yardımlaştığı, merhamet, alçakgönüllülük, takva ve özveri gibi değerleri özel alanda bırakmaya zorlamayan, insanların kişilik bölünmelerine maruz bırakılmadığı ve maske takmaya zorlanmadığı, dilin, simgelerin ve kurumların ölü nesnelere dönüşmediği nitelikleriyle hayat dolu bir alan olarak hayal ediyorum. Bacı ya da kız kardeş olmak, bu anlamda cinsiyet dışı bir kimlik kurmayı değil, bir dostluk ve dayanışma dileğini amaçlıyor. Böylece cinsellik mahrem alana taşınırken, kamusal alanda ilişkileri veya kişilikleri şartlayan ve tek düzeye indirgeyen bir parametre olmaktan çıkmaktadır. Bu kitapta yer alan yazılarda, İslâm âleminin iki önemli merkezi olan İran ve Türkiye’nin farklı ve zıt modernleşme modellerinin Müslüman kadınların nasıl etkilediğini ve İslâmcı kadınların kamusal alana çıkışlarından nasıl etkilendiğini ele almaya çalıştım.
Bacı, Anadolu insanı için sosyal hayatta akraba veya akrabalık dışı kadın ve erkek ilişkilerinin sıcak, masum ve güvenilir yönünü temsil ediyordu. Başörtüsü, Allah’ın emrine itaat etme isteğinin yanında, esasında Bacı olma niyetinin de ifadesiydi. Tesettür, kadının kamusal alanda insan kimliğini netleştirmek üzere, cinsel bir nesne olarak algılanmasına izin vermemek şartıyla ilişkilere girebileceğini anlatır. Yeni bir kamusallığı, erkeklerin ve kadınların hasım olarak konumlandırmak yerine, daha mükemmel bir insan olmak için yardımlaştığı, merhamet, alçakgönüllülük, takva ve özveri gibi değerleri özel alanda bırakmaya zorlamayan, insanların kişilik bölünmelerine maruz bırakılmadığı ve maske takmaya zorlanmadığı, dilin, simgelerin ve kurumların ölü nesnelere dönüşmediği nitelikleriyle hayat dolu bir alan olarak hayal ediyorum. Bacı ya da kız kardeş olmak, bu anlamda cinsiyet dışı bir kimlik kurmayı değil, bir dostluk ve dayanışma dileğini amaçlıyor. Böylece cinsellik mahrem alana taşınırken, kamusal alanda ilişkileri veya kişilikleri şartlayan ve tek düzeye indirgeyen bir parametre olmaktan çıkmaktadır. Bu kitapta yer alan yazılarda, İslâm âleminin iki önemli merkezi olan İran ve Türkiye’nin farklı ve zıt modernleşme modellerinin Müslüman kadınların nasıl etkilediğini ve İslâmcı kadınların kamusal alana çıkışlarından nasıl etkilendiğini ele almaya çalıştım.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat