9786055980375
668360
https://www.sehadetkitap.com/urun/avrupa-birligi-ic-pazar-hukuku
Avrupa Birliği İç Pazar Hukuku
87.00
Türkiye, Avrupa Birliğine üye olmak isteyen bir ülkedir. Bu amaçla, Avrupa Birliği ile çok önceden ilişkiler kurmuş ve birçok sorunlu aşamanın ardından bu Birliğe tam üye olarak katılmanın eşiğine ulaşmıştır. Gerçekten Türkiye, Ekim 2005 tarihinden beri Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakerelerini yapmaktadır. Bu ulaşılan noktaya rağmen Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliği, gerek Avrupa Birliği ve gerekse Türkiye içinde hala çok tartışılmalı olup, belirsizliğini devam ettirmektedir.
Öte yandan Türkiye, ortaklık ilişkileri çerçevesinde Avrupa Birliğinin iç pazarında yerini önceden almıştır. Gerçi Türkiye nin ortaklık ilişkileri çerçevesinde Avrupa Birliği iç pazarına katılım düzeyi sınırlı ve pasif bir düzeyde olmuştur. Çünkü Türkiye, Avrupa Birliği iç pazarının tüm alanlarına iştirak etmediği gibi iç pazarın işleyişine yön veren kararların alınmasına da etkin bir şekilde katılamamaktadır. Bu gerçeğe karşın, Türkiye nin Avrupa Birliği iç pazarındaki konumu yine de önem arz etmektedir. Zira Türkiye ile Avrupa Birliği arasında sanayi mallarının ve işlenmiş tarım ürünlerinin serbest dolaşımına ilişkin bir gümrük birliği ilişkisi kurulmuş, işçilerin serbest dolaşımı kısmen gerçekleştirilmiş, hizmetlerin dolaşımı ve yerleşme serbestisinin kötüleştirilmesi yasaklanmış ve sermayenin serbest dolaşımına ilişkin genel kurallar konulmuştur. Bu alanların son derece geniş uygulama sahalarının olması, konunun önemini ortaya koymaya yetmektedir. Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliğinin belirsizliği karşısında Türkiye - Avrupa Birliği ilişkilerinin -uzun- bir süre daha bu düzlemde devam etmesi olası gözükmektedir. Avrupa Birliği tarafından buna ilişkin işaretler dolaylı şekilde aralıklarla verilmektedir.
Avrupa Birliği iç pazarının kapsamı ve işleyiş koşullarının bilinmesi, özellikle Türkiye nin Avrupa Birliği karşısındaki hak ve yükümlülüklerinin kapsamının daha iyi bir şekilde anlaşılabilmesini sağlayacaktır. Avrupa Birliği iç pazarının münferit alanları, özellikle de rekabet hukuku ve fikri sınai mülkiyet hukuku gibi bazı popüler alanlar, Türkiye de çok sık şekilde inceleme konusu yapılmıştır. Fakat -Avrupa Birliği Hukuku- yüksek lisans programlarından edindiğim tecrübe, iç pazarın münferit alanlarının gerek birbirleri ve gerekse genel hususlar ile bağlantısının yeteri kadar kurulamadığını ortaya koydu ve böylece beni bu çalışmayı hazırlamaya sevk etti. Avrupa Birliği iç pazar hukukunun genel ilke ve kurallarının bir bütün olarak ele alınmasının bu boşluğun doldurulmasına katkı sağlayacağını düşünüyor ve Avrupa Birliği iç pazar hukukunun genel çerçevesini ortaya koyan bu çalışmanın bu alanda yapılacak spesifik çalışmalara temel yaratmasını ümit ediyorum.
Türkiye, Avrupa Birliğine üye olmak isteyen bir ülkedir. Bu amaçla, Avrupa Birliği ile çok önceden ilişkiler kurmuş ve birçok sorunlu aşamanın ardından bu Birliğe tam üye olarak katılmanın eşiğine ulaşmıştır. Gerçekten Türkiye, Ekim 2005 tarihinden beri Avrupa Birliği ile tam üyelik müzakerelerini yapmaktadır. Bu ulaşılan noktaya rağmen Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliği, gerek Avrupa Birliği ve gerekse Türkiye içinde hala çok tartışılmalı olup, belirsizliğini devam ettirmektedir.
Öte yandan Türkiye, ortaklık ilişkileri çerçevesinde Avrupa Birliğinin iç pazarında yerini önceden almıştır. Gerçi Türkiye nin ortaklık ilişkileri çerçevesinde Avrupa Birliği iç pazarına katılım düzeyi sınırlı ve pasif bir düzeyde olmuştur. Çünkü Türkiye, Avrupa Birliği iç pazarının tüm alanlarına iştirak etmediği gibi iç pazarın işleyişine yön veren kararların alınmasına da etkin bir şekilde katılamamaktadır. Bu gerçeğe karşın, Türkiye nin Avrupa Birliği iç pazarındaki konumu yine de önem arz etmektedir. Zira Türkiye ile Avrupa Birliği arasında sanayi mallarının ve işlenmiş tarım ürünlerinin serbest dolaşımına ilişkin bir gümrük birliği ilişkisi kurulmuş, işçilerin serbest dolaşımı kısmen gerçekleştirilmiş, hizmetlerin dolaşımı ve yerleşme serbestisinin kötüleştirilmesi yasaklanmış ve sermayenin serbest dolaşımına ilişkin genel kurallar konulmuştur. Bu alanların son derece geniş uygulama sahalarının olması, konunun önemini ortaya koymaya yetmektedir. Türkiye nin Avrupa Birliği üyeliğinin belirsizliği karşısında Türkiye - Avrupa Birliği ilişkilerinin -uzun- bir süre daha bu düzlemde devam etmesi olası gözükmektedir. Avrupa Birliği tarafından buna ilişkin işaretler dolaylı şekilde aralıklarla verilmektedir.
Avrupa Birliği iç pazarının kapsamı ve işleyiş koşullarının bilinmesi, özellikle Türkiye nin Avrupa Birliği karşısındaki hak ve yükümlülüklerinin kapsamının daha iyi bir şekilde anlaşılabilmesini sağlayacaktır. Avrupa Birliği iç pazarının münferit alanları, özellikle de rekabet hukuku ve fikri sınai mülkiyet hukuku gibi bazı popüler alanlar, Türkiye de çok sık şekilde inceleme konusu yapılmıştır. Fakat -Avrupa Birliği Hukuku- yüksek lisans programlarından edindiğim tecrübe, iç pazarın münferit alanlarının gerek birbirleri ve gerekse genel hususlar ile bağlantısının yeteri kadar kurulamadığını ortaya koydu ve böylece beni bu çalışmayı hazırlamaya sevk etti. Avrupa Birliği iç pazar hukukunun genel ilke ve kurallarının bir bütün olarak ele alınmasının bu boşluğun doldurulmasına katkı sağlayacağını düşünüyor ve Avrupa Birliği iç pazar hukukunun genel çerçevesini ortaya koyan bu çalışmanın bu alanda yapılacak spesifik çalışmalara temel yaratmasını ümit ediyorum.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.