Avcı Prenses Zeyneb Halim ile Sohbetler

Stok Kodu:
9789750813955
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
252
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-01-29
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
180,00TL
115,20TL
Havale/EFT ile: 103,68TL
9789750813955
376895
Avcı Prenses Zeyneb Halim ile Sohbetler
Avcı Prenses Zeyneb Halim ile Sohbetler
115.20
İlk defa elime tüfek aldığım tarihi tam bilemiyorum, sanırım on sekiz yaşındaydım. Arada bir .22 çapla nişana attığımı hatırlarım. Eniştem Abbas Beyin avcılığa ve silahlara olan merakını biliyordum. Kendisinin Ömerli yakınında Koçulluda bir av köşkü vardı. Semih Bey adında bir mimar arkadaşı yapmıştı burasını. Mimarlık tahsil ettiği Macaristanın köy evlerinden ilham almıştı bu köşk için. Oraya ailece gider ve kalırdık. Bir sohbahar günü Abbas Bey bana, Evde oturacağınıza alın tüfeklerden birini, birkaç da fişek, civar ağaçlıklarda şöyle bir dolaşıp üveyik vurun dedi. Ben de onun oğullarından yaşça en uygun olanını yanıma katıp çıktım. Üveyik nasıl kuştur, nasıl uçar, nasıl avlanır en ufak fikrim yok. Neyse bir tane uçurduk ve attım. Düşmedi ama bir saçma almış olmalı ki yakındaki ağaca kondu. Kuşu tekrar kaldırdım ve nasılsa vurdum. İlk düşürdüğüm av bu oldu. Tadımlık Prenses Zeyneb Halim, Mısırı uzun süre yöneten Osmanlı kökenli hanedanın kurucusu Kavalalı Mehmet Ali Paşanın (1769-1849) ikinci göbek torunuydu. 1915 yılında altı kız kardeşin en küçüğü olarak Bursada dünyaya gelmişti. Babası Prens Abbas Halim Paşa, annesi de Hıdiv Mehmet Tevfik Paşanın kızı Prenses Hatice Tevfik Hanımefendiydi. Prens Abbas Halim Paşa kısa bir süre Bursa valisi olmuş, ardından İttihat ve Terakki dönemindeki Osmanlı hükümetinde Nafıa Nazırlığı [Bayındırlık Bakanlığı] yapmıştı. Aynı dönemde Osmanlı İmparatorluğunun sadrazamı olan Prens Sait Halim Paşa, Zeyneb Hanımın amcasıydı. Aradan epey zaman geçtikten sonra bu sohbetlerimizi kaleme almayı düşündüm. Böyle yapmakla hem kendisinin ilginç kişiliğini ve yaşadığı dönemden bazı sayfaları hem de avcılık geçmişimizden bir bölümü kalıcı kılmış olacaktım. Müsaadesini alarak yazmaya başladığım bu kitap giderek Prenses Zeyneb Halimin avcılık anılarıyla çerçevelenmiş bir portresine dönüştü.
İlk defa elime tüfek aldığım tarihi tam bilemiyorum, sanırım on sekiz yaşındaydım. Arada bir .22 çapla nişana attığımı hatırlarım. Eniştem Abbas Beyin avcılığa ve silahlara olan merakını biliyordum. Kendisinin Ömerli yakınında Koçulluda bir av köşkü vardı. Semih Bey adında bir mimar arkadaşı yapmıştı burasını. Mimarlık tahsil ettiği Macaristanın köy evlerinden ilham almıştı bu köşk için. Oraya ailece gider ve kalırdık. Bir sohbahar günü Abbas Bey bana, Evde oturacağınıza alın tüfeklerden birini, birkaç da fişek, civar ağaçlıklarda şöyle bir dolaşıp üveyik vurun dedi. Ben de onun oğullarından yaşça en uygun olanını yanıma katıp çıktım. Üveyik nasıl kuştur, nasıl uçar, nasıl avlanır en ufak fikrim yok. Neyse bir tane uçurduk ve attım. Düşmedi ama bir saçma almış olmalı ki yakındaki ağaca kondu. Kuşu tekrar kaldırdım ve nasılsa vurdum. İlk düşürdüğüm av bu oldu. Tadımlık Prenses Zeyneb Halim, Mısırı uzun süre yöneten Osmanlı kökenli hanedanın kurucusu Kavalalı Mehmet Ali Paşanın (1769-1849) ikinci göbek torunuydu. 1915 yılında altı kız kardeşin en küçüğü olarak Bursada dünyaya gelmişti. Babası Prens Abbas Halim Paşa, annesi de Hıdiv Mehmet Tevfik Paşanın kızı Prenses Hatice Tevfik Hanımefendiydi. Prens Abbas Halim Paşa kısa bir süre Bursa valisi olmuş, ardından İttihat ve Terakki dönemindeki Osmanlı hükümetinde Nafıa Nazırlığı [Bayındırlık Bakanlığı] yapmıştı. Aynı dönemde Osmanlı İmparatorluğunun sadrazamı olan Prens Sait Halim Paşa, Zeyneb Hanımın amcasıydı. Aradan epey zaman geçtikten sonra bu sohbetlerimizi kaleme almayı düşündüm. Böyle yapmakla hem kendisinin ilginç kişiliğini ve yaşadığı dönemden bazı sayfaları hem de avcılık geçmişimizden bir bölümü kalıcı kılmış olacaktım. Müsaadesini alarak yazmaya başladığım bu kitap giderek Prenses Zeyneb Halimin avcılık anılarıyla çerçevelenmiş bir portresine dönüştü.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat