Avam Ve Görenek; İngiltere'de Geleneksel Popüler Kültür Üzerine Araştırmalar

Stok Kodu:
9789750519963
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
642
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2016-08-05
Çeviren:
Uygur Kocabaşoğlu
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
460,00TL
423,20TL
Havale/EFT ile: 380,88TL
9789750519963
432170
Avam Ve Görenek; İngiltere'de Geleneksel Popüler Kültür Üzerine Araştırmalar
Avam Ve Görenek; İngiltere'de Geleneksel Popüler Kültür Üzerine Araştırmalar
423.20
Bugün etrafımızda böbreğini satarak yaşamaya, çocuğunu evlatlık vererek hiç olmazsa onun hayatını kurtarmaya çalışan insanlar gördükçe kendi utancımıza gömülüyoruz. Peki, ya insanlar yüz yıldan fazla süredir bu haldeyse Bu soru, tekil failler bulmadan cevaplarla başa çıkmayı, yaşadığımız hayatı, bireylerin dünya üzerindeki varoluş şekillerini yeniden ve yeniden düşünmeyi gerektirdiği için rahatsız edici... E.P. Thompson da elbette kapitalizmin nasıl bir insani dönüşüm yarattığını, neye, niçin artık eskisi gibi bakılmadığı sorusunu ihmal etmediği için önemli. Avam ve Görenek'teki makaleler baştan ayağa bu tür sıkıntılı soruların etrafında dolaşıyor. Nükleer Karşıtı Hareket'in militanı bir tarihçinin, bir gün yeniden kendi sahasına dönüp, yıllar önce sorduğu soruları aramasının derli toplu hikâyesi. Hak talebinin, iş-zaman-disiplin döngüsünün, mal ve mülk iken özgürleşmenin, ortak bir iyi tanımı için en kaba şekillerde cezalandırılmanın öyküsü. Yalnızca bulunduğu coğrafyaya, Ada ya sıkışmayan, her gün etrafımızda gördüğümüz insanların tarihteki örnekleriyle yeniden karşımıza dizilmelerinin kara anlatısı. Bir tarihçinin giderayak kendisiyle, toplum denen bulutla ve tarihle hesaplaşmasının en yetkin örneği... Ve yine en acımasız sorusuyla karşımıza çıkışının elbette: Sınıf tanımlardan değil insanlardan ibaretse, nasıl bir sosyalist tahayyül bununla başa çı- kar Thompson, Avam ve Görenek'te bu rahatsız edici soruyu da enine boyuna ele alıyor aslında.
Bugün etrafımızda böbreğini satarak yaşamaya, çocuğunu evlatlık vererek hiç olmazsa onun hayatını kurtarmaya çalışan insanlar gördükçe kendi utancımıza gömülüyoruz. Peki, ya insanlar yüz yıldan fazla süredir bu haldeyse Bu soru, tekil failler bulmadan cevaplarla başa çıkmayı, yaşadığımız hayatı, bireylerin dünya üzerindeki varoluş şekillerini yeniden ve yeniden düşünmeyi gerektirdiği için rahatsız edici... E.P. Thompson da elbette kapitalizmin nasıl bir insani dönüşüm yarattığını, neye, niçin artık eskisi gibi bakılmadığı sorusunu ihmal etmediği için önemli. Avam ve Görenek'teki makaleler baştan ayağa bu tür sıkıntılı soruların etrafında dolaşıyor. Nükleer Karşıtı Hareket'in militanı bir tarihçinin, bir gün yeniden kendi sahasına dönüp, yıllar önce sorduğu soruları aramasının derli toplu hikâyesi. Hak talebinin, iş-zaman-disiplin döngüsünün, mal ve mülk iken özgürleşmenin, ortak bir iyi tanımı için en kaba şekillerde cezalandırılmanın öyküsü. Yalnızca bulunduğu coğrafyaya, Ada ya sıkışmayan, her gün etrafımızda gördüğümüz insanların tarihteki örnekleriyle yeniden karşımıza dizilmelerinin kara anlatısı. Bir tarihçinin giderayak kendisiyle, toplum denen bulutla ve tarihle hesaplaşmasının en yetkin örneği... Ve yine en acımasız sorusuyla karşımıza çıkışının elbette: Sınıf tanımlardan değil insanlardan ibaretse, nasıl bir sosyalist tahayyül bununla başa çı- kar Thompson, Avam ve Görenek'te bu rahatsız edici soruyu da enine boyuna ele alıyor aslında.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat