Ateşböceklerinin Var Kalma Mücadelesi

Stok Kodu:
9786257917179
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
141
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-06-13
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
200,00TL
124,00TL
Havale/EFT ile: 117,80TL
9786257917179
609802
Ateşböceklerinin Var Kalma Mücadelesi
Ateşböceklerinin Var Kalma Mücadelesi
124.00
Bir karşı-sanat tarihçisi olan Georges Didi-Huberman, “Ateşböceklerinin Var Kalma Mücadelesi” başlıklı metninde bazı çağdaş düşünür, sanatçı ve filozoflarla diyaloglar kurarak çağımızı paradigmalar felsefesi ve felsefi bir arkeoloji üzerinden sorgulayarak bu ve bunun gibi sorulara cevap vermeye çalışır. Her şeyden önce olağanüstü bir diyalektik hassasiyetle örülen bu metinde Didi-Huberman ilk ve en temel soruşturmasını Pasolini'ye karşı açar. Didi- Huberman, metnin açılışında Dante'nin İlahi Komedyası'ndan Pier Paolo Pasolini'ye kadar ulaşan “ateşböceği” metaforunun kullanımındaki değişimi, yani metaforun metamorfozunu ve kazandığı yeni anlamı ele alır. İlahi Komedya'da cehennem hendeğindeki hain danışmanlarla birlikte yanan “ateşböcekleri” modern dünyamızda Pasolini'nin kullanımıyla yeni bir anlam kazanmıştır. Didi-Huberman'ın deyimiyle, Dante'nin dünyası modern zamanlarda altüst olmuş ve “ateşböcekleri” artık varlıklarını hedef alan tehdit ve hükümlerden kaçan, içinde yaşadıkları siyasi karanlığa karşı küçük ışıklarını ve parıltılarını yayarak etrafa sinyaller gönderen direniş ağlarına dönüşmüştür. (Sunuş'tan) Peki sahiden de ateşböcekleri kayıp mı oldular? Hem de hepsi birden mi? Hâlâ aralıklarla da olsa olağanüstü sinyallerini gönderiyorlar mı? Eğer öyleyse nereden? Hâlâ bir yerlerde birbirlerini arıyorlar mı? Kendi aralarında konuşuyorlar mı? Azgın projektörlere, karanlık geceye, totaliter makineye ve her şeye rağmen birbirlerini seviyorlar mı? (Georges Didi- Huberman)
Bir karşı-sanat tarihçisi olan Georges Didi-Huberman, “Ateşböceklerinin Var Kalma Mücadelesi” başlıklı metninde bazı çağdaş düşünür, sanatçı ve filozoflarla diyaloglar kurarak çağımızı paradigmalar felsefesi ve felsefi bir arkeoloji üzerinden sorgulayarak bu ve bunun gibi sorulara cevap vermeye çalışır. Her şeyden önce olağanüstü bir diyalektik hassasiyetle örülen bu metinde Didi-Huberman ilk ve en temel soruşturmasını Pasolini'ye karşı açar. Didi- Huberman, metnin açılışında Dante'nin İlahi Komedyası'ndan Pier Paolo Pasolini'ye kadar ulaşan “ateşböceği” metaforunun kullanımındaki değişimi, yani metaforun metamorfozunu ve kazandığı yeni anlamı ele alır. İlahi Komedya'da cehennem hendeğindeki hain danışmanlarla birlikte yanan “ateşböcekleri” modern dünyamızda Pasolini'nin kullanımıyla yeni bir anlam kazanmıştır. Didi-Huberman'ın deyimiyle, Dante'nin dünyası modern zamanlarda altüst olmuş ve “ateşböcekleri” artık varlıklarını hedef alan tehdit ve hükümlerden kaçan, içinde yaşadıkları siyasi karanlığa karşı küçük ışıklarını ve parıltılarını yayarak etrafa sinyaller gönderen direniş ağlarına dönüşmüştür. (Sunuş'tan) Peki sahiden de ateşböcekleri kayıp mı oldular? Hem de hepsi birden mi? Hâlâ aralıklarla da olsa olağanüstü sinyallerini gönderiyorlar mı? Eğer öyleyse nereden? Hâlâ bir yerlerde birbirlerini arıyorlar mı? Kendi aralarında konuşuyorlar mı? Azgın projektörlere, karanlık geceye, totaliter makineye ve her şeye rağmen birbirlerini seviyorlar mı? (Georges Didi- Huberman)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat