Altmış İki Bin

Stok Kodu:
9786053065814
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
572
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-06-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
360,00TL
223,20TL
Havale/EFT ile: 212,04TL
9786053065814
479002
Altmış İki Bin
Altmış İki Bin
223.20
Benim yaşadığım hayat anımsadığım kadar değil, dokunduğum kadardır. Bir de bana dokunanlar kadardır. Böylece bildiklerimizi paylaşırız, anlamadıklarımızla güleriz. duyduklarımızla hüzünleniriz. Bazen bir şeyler silikleşir, unuturuz. Doğrusunu söylemek gerekirse hatırlamak müthiş bir duygudur. Yanlış hatırlamak bile. Birilerine yanlış aktarırken hep birlikte toparlarız ya da toparlayamayız ve abese aklımız ermez ise yalanın en büyüğünü yaşarız. 40 yıllık İstanbul'luyum Bostancı ile Adalar arasında bir sandalda ve öğle sıcağında bir elim suyun içerisinde Otuzdokuz yıla değinerek Otuzdokuz hikaye anlattım. Gözleri boğazın her iki hattına gidip gelen küçük bir motor gibi, Gözlerim ki, Ortasında balık tutan küçük bir sandalı dalgasıyla salladı. Gelip geçerken kayıtsız bir bakışımı beyazlaşmış köpüğünün ucunda Bir anlık sandalıma değdi geçti... Bir bahar şenliğinde oynanan oyunlar gibi Çığlık çığlığa oluveriyor içimde gizlenmiş başıbozuk karamsar hislerimin arasında Büyüyen minik neşeler, Onlar birde bire ortaya kendiliğinden. Kayıplarımız var ve bazı hatırlanmayan duygular, bir de haber var Geri çekiliyor işgalciler.
Benim yaşadığım hayat anımsadığım kadar değil, dokunduğum kadardır. Bir de bana dokunanlar kadardır. Böylece bildiklerimizi paylaşırız, anlamadıklarımızla güleriz. duyduklarımızla hüzünleniriz. Bazen bir şeyler silikleşir, unuturuz. Doğrusunu söylemek gerekirse hatırlamak müthiş bir duygudur. Yanlış hatırlamak bile. Birilerine yanlış aktarırken hep birlikte toparlarız ya da toparlayamayız ve abese aklımız ermez ise yalanın en büyüğünü yaşarız. 40 yıllık İstanbul'luyum Bostancı ile Adalar arasında bir sandalda ve öğle sıcağında bir elim suyun içerisinde Otuzdokuz yıla değinerek Otuzdokuz hikaye anlattım. Gözleri boğazın her iki hattına gidip gelen küçük bir motor gibi, Gözlerim ki, Ortasında balık tutan küçük bir sandalı dalgasıyla salladı. Gelip geçerken kayıtsız bir bakışımı beyazlaşmış köpüğünün ucunda Bir anlık sandalıma değdi geçti... Bir bahar şenliğinde oynanan oyunlar gibi Çığlık çığlığa oluveriyor içimde gizlenmiş başıbozuk karamsar hislerimin arasında Büyüyen minik neşeler, Onlar birde bire ortaya kendiliğinden. Kayıplarımız var ve bazı hatırlanmayan duygular, bir de haber var Geri çekiliyor işgalciler.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat