9786258274134
588989
https://www.sehadetkitap.com/urun/alperenler-destani-1
Alperenler Destanı
77.50
“Hece veznini ve destan şiirinin gerektirdiği sağlam kafiyeleri hiçbir
zaman yapmacıklığa düşmeden, büyük bir ustalıkla kullanan
Gençosmanoğlu, sadece yazdıklarının muhtevasıyla değil, sesiyle de
destan duygusunu yakalamış, her şiirini okuyanı önce destan
devirlerine götüren sonra günümüzün realiteleriyle yüz yüze bırakan
bir şairdir.” ‒Beşir Ayvazoğlu
“Şiirleri, şekil ve muhteva bakımından Türk edebiyatının bütün
evrelerini kucaklar. Onun eserleri, Türk edebiyatının hem koalisyonu
hem koleksiyonudur. Bir kelimesi bir devri yaşatır. Kelimeler yan yana
gelirken yoğrulmuşluklarını haykırırlar. Hepsi diri hepsi canlıdır. Deli
deli akan bir su gibi yüreklerde çağlayanlar oluşturmuştur. Kimi er
meydanında yiğitlik şarkıları söyler. Kimi Mekke'de Kâbe'yi tavaf eder,
kimileri de bir seyyâh-ı fakir ki kültür coğrafyasını durmaz dolaşır.
Bazıları da vardır ki Sihâm-ı Kazâ gibi gider, beyinlere saplanır.” ‒Dr.
Üçler Güler
“Bu şiirler, değerleri sarsılmış, kültür kıyımına, kimlik kaybına uğramış
bir milleti uyandıran, şahlandıran bir ses olmuştur. Daima
övündüğümüz, gönlümüzün başköşesinde yer alan mimarî abideler gibi
milletin de mimarları vardır. Onlar insanları sürü olmaktan çıkarıp
layık olduğu güzelliklere, iyiliklere, doğruluklara eriştirirler. İşte bu
millet mimarlarından biri de Gençosmanoğlu'dur.” ‒Sevinç Çokum
Alperenler... Bir aşılmaz dağdılar...
Aydınlığa gönül verip, yıldızları sağdılar.
Nurlanıp, nur üstü nurdan
Tekbirlerle doğdular...
Tek başına destandılar,
Tek başına çağdılar...
Mahcuptular, övülende terleyen,
Mü'mindiler, Hak Çalab'ı birleyen.
Rahmettiler, yedi gökte gürleyen;
Üç zamanda, üç kıt'ada parlayan
Ergenekon ocağında kıvılcım,
Malazgirt'te lâvdılar...
“Hece veznini ve destan şiirinin gerektirdiği sağlam kafiyeleri hiçbir
zaman yapmacıklığa düşmeden, büyük bir ustalıkla kullanan
Gençosmanoğlu, sadece yazdıklarının muhtevasıyla değil, sesiyle de
destan duygusunu yakalamış, her şiirini okuyanı önce destan
devirlerine götüren sonra günümüzün realiteleriyle yüz yüze bırakan
bir şairdir.” ‒Beşir Ayvazoğlu
“Şiirleri, şekil ve muhteva bakımından Türk edebiyatının bütün
evrelerini kucaklar. Onun eserleri, Türk edebiyatının hem koalisyonu
hem koleksiyonudur. Bir kelimesi bir devri yaşatır. Kelimeler yan yana
gelirken yoğrulmuşluklarını haykırırlar. Hepsi diri hepsi canlıdır. Deli
deli akan bir su gibi yüreklerde çağlayanlar oluşturmuştur. Kimi er
meydanında yiğitlik şarkıları söyler. Kimi Mekke'de Kâbe'yi tavaf eder,
kimileri de bir seyyâh-ı fakir ki kültür coğrafyasını durmaz dolaşır.
Bazıları da vardır ki Sihâm-ı Kazâ gibi gider, beyinlere saplanır.” ‒Dr.
Üçler Güler
“Bu şiirler, değerleri sarsılmış, kültür kıyımına, kimlik kaybına uğramış
bir milleti uyandıran, şahlandıran bir ses olmuştur. Daima
övündüğümüz, gönlümüzün başköşesinde yer alan mimarî abideler gibi
milletin de mimarları vardır. Onlar insanları sürü olmaktan çıkarıp
layık olduğu güzelliklere, iyiliklere, doğruluklara eriştirirler. İşte bu
millet mimarlarından biri de Gençosmanoğlu'dur.” ‒Sevinç Çokum
Alperenler... Bir aşılmaz dağdılar...
Aydınlığa gönül verip, yıldızları sağdılar.
Nurlanıp, nur üstü nurdan
Tekbirlerle doğdular...
Tek başına destandılar,
Tek başına çağdılar...
Mahcuptular, övülende terleyen,
Mü'mindiler, Hak Çalab'ı birleyen.
Rahmettiler, yedi gökte gürleyen;
Üç zamanda, üç kıt'ada parlayan
Ergenekon ocağında kıvılcım,
Malazgirt'te lâvdılar...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.