Adalar (Ege) Denizinde Türk Yunan Mücadelesi

Stok Kodu:
9789752551435
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
224
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2008-02-08
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
250,00TL
167,50TL
Havale/EFT ile: 150,75TL
9789752551435
374890
Adalar (Ege) Denizinde Türk Yunan Mücadelesi
Adalar (Ege) Denizinde Türk Yunan Mücadelesi
167.50
Osmanlı İmparatorluğundan koparılan topraklarda 1829"da kurulan Yunanistan, kurulduğunda 47.516 km2 olan topraklarını bugün, 131.990 km2'ye kadar genişletmiştir. Türk topraklarına doğru yaptığı bu genişlemeyi siyasi bir hedef haline getiren ve Megali İdea'sını sosyolojik bir tabana oturtturan Yunanistan; toplumsal dinamiklerini de Türk düşmanlığı üzerine oturtmuştur. 200 yıla yakın bu tarihi süreçte Yunanistan'ın, nüfusu ve toplumsal potansiyeliyle ters orantılı olan coğrafyasıyla yetinmediği, Kıbrıs ve Ege Denizinin tümüne hakim olma çabasını sürdürdüğünü görmekteyiz. 1996 yılında İkizce (Kardak) Kayalıkları nedeniyle Türkiye ile Yunanistan'ı savaşın eşiğine getiren Ege'deki hükümranlık mücadelesi ve meydana gelen olaylar dizisi, sorunun iki kaya parçasının paylaşımından ibaret olmadığını göstermektedir. Asıl sorun, Yunanistan'ın bugüne kadar yapılmış antlaşmalara ve uluslar arası hukuk normlarına aykırı bir şekilde Ege Denizi'ni bir Yunan gölü haline getirme çabasıdır. Adalar (Ege) Denizindeki temel sorunların (Karasular, Kıta Sahanlığı, Hava Sahası vs.) kaynağını ve Yunanistan'ın yayılmacı politikasını irdelemeden, bu sorunları anlamak oldukça güçtür. Siyasi hedeflerinden vazgeçmeyen ve Ege'nin adil paylaşımına yanaşmayan Yunanistan, ülkemiz için sürekli bir tehdidi gündemde tutmaktadır.
Osmanlı İmparatorluğundan koparılan topraklarda 1829"da kurulan Yunanistan, kurulduğunda 47.516 km2 olan topraklarını bugün, 131.990 km2'ye kadar genişletmiştir. Türk topraklarına doğru yaptığı bu genişlemeyi siyasi bir hedef haline getiren ve Megali İdea'sını sosyolojik bir tabana oturtturan Yunanistan; toplumsal dinamiklerini de Türk düşmanlığı üzerine oturtmuştur. 200 yıla yakın bu tarihi süreçte Yunanistan'ın, nüfusu ve toplumsal potansiyeliyle ters orantılı olan coğrafyasıyla yetinmediği, Kıbrıs ve Ege Denizinin tümüne hakim olma çabasını sürdürdüğünü görmekteyiz. 1996 yılında İkizce (Kardak) Kayalıkları nedeniyle Türkiye ile Yunanistan'ı savaşın eşiğine getiren Ege'deki hükümranlık mücadelesi ve meydana gelen olaylar dizisi, sorunun iki kaya parçasının paylaşımından ibaret olmadığını göstermektedir. Asıl sorun, Yunanistan'ın bugüne kadar yapılmış antlaşmalara ve uluslar arası hukuk normlarına aykırı bir şekilde Ege Denizi'ni bir Yunan gölü haline getirme çabasıdır. Adalar (Ege) Denizindeki temel sorunların (Karasular, Kıta Sahanlığı, Hava Sahası vs.) kaynağını ve Yunanistan'ın yayılmacı politikasını irdelemeden, bu sorunları anlamak oldukça güçtür. Siyasi hedeflerinden vazgeçmeyen ve Ege'nin adil paylaşımına yanaşmayan Yunanistan, ülkemiz için sürekli bir tehdidi gündemde tutmaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat