20. Yüzyılı Hazırlayan Düşünce; Bilim-Felsefe-Sanat ve Siyasette Bir İmparatorluğun Anatomisi

Stok Kodu:
9789758612444
Boyut:
160-235-0
Sayfa Sayısı:
544
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008-01-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
300,00TL
Havale/EFT ile: 279,00TL
9789758612444
383345
20. Yüzyılı Hazırlayan Düşünce; Bilim-Felsefe-Sanat ve Siyasette Bir İmparatorluğun Anatomisi
20. Yüzyılı Hazırlayan Düşünce; Bilim-Felsefe-Sanat ve Siyasette Bir İmparatorluğun Anatomisi
300.00
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Osmanlı İmparatorluğu arasında garip bir kader birliği vardır. Amerika Birleşik Devletleri, I. Dünya Savaşına girerken Başkan Wilson kendince savaş sonrası dünyanın anahatlarını On dört Nokta olarak belirlerken, bunlardan birinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun, birinde de Osmanlı İmparatorluğunun ulus esasına göre tasfiyesini şart koşuyordu. Ve gerçekten savaş sonrasında bu iki imparatorluk da tasfiye edildi. Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden çağdaş ve laik Türkiye Cumhuriyeti doğarken, Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun kalıntısı da Avusturya Cumhuriyeti oldu. Avusturya, iki dünya savaşı arasında, yeni konum ve boyutunun verdiği şaşkınlıkla ve uyumsuzluk nedeniyle fazla ses duyuramadı. Ve 20. yüzyılda Avusturyanın yaşamın her yönüne yaptığı inanılmaz katkı unutuldu. Oysa ki özellikle felsefi boyutta, Avusturya düşüncesinin 20. yüzyıla ve bu yüzyılın devlet teorisine sınırsız katkısı vardır. Müzik alanında Avusturyanın dünya müziğine katkısı, ancak II. Dünya Savaşından sonra anlaşılmış ve popülarite kazanmıştır. Aynı konu tıp, mimari, vb. her alanda görülebilir. 19. yüzyıldan 20. yüzyıla geçerken, belli alanlarda hep zirvede olan bir ülke ancak yeni yeni fark edilmektedir. Prof. Dr. Toktamış Ateş
Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Osmanlı İmparatorluğu arasında garip bir kader birliği vardır. Amerika Birleşik Devletleri, I. Dünya Savaşına girerken Başkan Wilson kendince savaş sonrası dünyanın anahatlarını On dört Nokta olarak belirlerken, bunlardan birinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun, birinde de Osmanlı İmparatorluğunun ulus esasına göre tasfiyesini şart koşuyordu. Ve gerçekten savaş sonrasında bu iki imparatorluk da tasfiye edildi. Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden çağdaş ve laik Türkiye Cumhuriyeti doğarken, Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun kalıntısı da Avusturya Cumhuriyeti oldu. Avusturya, iki dünya savaşı arasında, yeni konum ve boyutunun verdiği şaşkınlıkla ve uyumsuzluk nedeniyle fazla ses duyuramadı. Ve 20. yüzyılda Avusturyanın yaşamın her yönüne yaptığı inanılmaz katkı unutuldu. Oysa ki özellikle felsefi boyutta, Avusturya düşüncesinin 20. yüzyıla ve bu yüzyılın devlet teorisine sınırsız katkısı vardır. Müzik alanında Avusturyanın dünya müziğine katkısı, ancak II. Dünya Savaşından sonra anlaşılmış ve popülarite kazanmıştır. Aynı konu tıp, mimari, vb. her alanda görülebilir. 19. yüzyıldan 20. yüzyıla geçerken, belli alanlarda hep zirvede olan bir ülke ancak yeni yeni fark edilmektedir. Prof. Dr. Toktamış Ateş
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat