19. YY. Nakşibendi Şeyhlerinden Hocazade Ahmed Kamil Efendi ve Divanı

Stok Kodu:
9786052228111
Boyut:
160-235-0
Sayfa Sayısı:
186
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04-20
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%26 indirimli
190,00TL
140,60TL
Havale/EFT ile: 137,79TL
9786052228111
459761
19. YY. Nakşibendi Şeyhlerinden Hocazade Ahmed Kamil Efendi ve Divanı
19. YY. Nakşibendi Şeyhlerinden Hocazade Ahmed Kamil Efendi ve Divanı
140.60
Şiirlerinde "Kâmil" mahlasını kullanan Hocazâde Ahmed Kâmil Efendi, İstanbul Fatih Semti'nde Şeyh Türlü Tekkesi'ni kurmuş ve burada irşat vazifesinde bulunmuş 19. yy. Nakşibendi şeyhlerindendir. Bütün diğer mutasavvıf şairler gibi, o da tasavvufi düşüncelerini yaymak ve bunları etkili bir biçimde anlatabilmek için şiiri bir vasıta olarak görmüş ve kullanmıştır. Bu sebeple, ilahi aşk, tasavvuf, bir tarikata, dolayısıyla kâmil bir mürşide bağlanmanın önemi, dünyanın geçici olduğu, günahlardan tövbe etmenin lüzumu, zahit-sofi tipleri ve vasıfları, şairin manzumelerinin mihverini oluşturur. Hâl-i fakrıñ etme i‘lânHâlıkıñ bilmez mi hîç Cümleye in‘âm edip de ya saña vermez mi hîç Gice gündüz nâr-ı firkatla yanıp ağlar iken Rahm edip eşk ü sirişkiñgiceler silmez mi hîç Sıdk ile teslîm olup sen kesme ümmîd-i visâl Râh-ı ‘aşkda bulunanlar ‘âkıbet gülmez mi hîç Mekteb-i ‘irfân içinde men ‘arefden ders alan Mûtukable en-temûtû sırrına ermez mi hîç
Şiirlerinde "Kâmil" mahlasını kullanan Hocazâde Ahmed Kâmil Efendi, İstanbul Fatih Semti'nde Şeyh Türlü Tekkesi'ni kurmuş ve burada irşat vazifesinde bulunmuş 19. yy. Nakşibendi şeyhlerindendir. Bütün diğer mutasavvıf şairler gibi, o da tasavvufi düşüncelerini yaymak ve bunları etkili bir biçimde anlatabilmek için şiiri bir vasıta olarak görmüş ve kullanmıştır. Bu sebeple, ilahi aşk, tasavvuf, bir tarikata, dolayısıyla kâmil bir mürşide bağlanmanın önemi, dünyanın geçici olduğu, günahlardan tövbe etmenin lüzumu, zahit-sofi tipleri ve vasıfları, şairin manzumelerinin mihverini oluşturur. Hâl-i fakrıñ etme i‘lânHâlıkıñ bilmez mi hîç Cümleye in‘âm edip de ya saña vermez mi hîç Gice gündüz nâr-ı firkatla yanıp ağlar iken Rahm edip eşk ü sirişkiñgiceler silmez mi hîç Sıdk ile teslîm olup sen kesme ümmîd-i visâl Râh-ı ‘aşkda bulunanlar ‘âkıbet gülmez mi hîç Mekteb-i ‘irfân içinde men ‘arefden ders alan Mûtukable en-temûtû sırrına ermez mi hîç
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat