9789756051610
374503
https://www.sehadetkitap.com/urun/17-yuzyilda-topkapi-sarayi
17. Yüzyılda Topkapı Sarayı
136.50
17. yüzyılın ünlü gezgini Jean Baptiste Tavernier, Anvers'ten Paris'e göçmüş bir "harita tüccarı"nın oğluydu. 1627'de 22 yaşındayken, komşu ülkeleri dolaşmaya koyulan genç Tavernier'in aklındaki büyüleyici kent İstanbul'du kuşkusuz. Buraya ilk kez 1631 kışında gelir ve bir yıl kalır. Tavernier'in payitahttaki bu bir yılı, İstanbul'un kapıkulu eylemlerine sahne olduğu; sarayı basan azgın zorbaların veziriazamı parçaladıkları; "Padişaha sözümüz vardır!" bağırışlarıyla, IV. Murad'ı ayak divanına çıkarttıkları kritik bir evreye rastlar. Tam altı kez Doğu yolculuğuna çıkan, iki kez de İstanbul'a gelen Tavernier'in ilk kitabı, Osmanlı Sarayı'nı ve buradaki yaşamı anlattığı Nouvelle relation de l'intérieur du serrail du Grand Seigneur 1675'te Paris'te basılır. Değerli tarihçi Stefanos Yerasimos, Tavernier'in neden, onca gezisinin anı ve gözlemlerine değil de Osmanlı Sarayı'nın anlatıldığı metnin basımına öncelik verdiği konusunda şöyle diyor: "17. yüzyılın ikinci yarısında Fransız ve genellikle Batı okurunu ilgilendiren en meraklı konu, İran'dan, Hindistan'dan, Uzakdoğu'dan çok, yine de Osmanlı padişahının sarayının içidir." Tavernier'in anlatısında Divan-ı Hümayun, arz odası, saray hastanesi, küçük ahırlar, mutfaklar, hadımağaların ve içoğlanlarının koğuşları, hamamlar, hazine dairesi, kiler, doğancıbaşının koğuşu, hasoda, harem dairesi ve hasbahçe hakkında çok ayrıntılı bilgi var. Tavernier, anlatılarını, Topkapı Sarayı'nda içoğlanlığı yapmış iki kişiden dinlediklerine dayandırmış: Sarayda elli yıldan fazla içoğlanlığı yapıp hazinedarbaşılığa kadar yükseldikten sonra, gözden düşerek Bursa'ya sürgün edilip oradan Hindistan'a kaçtığını söyleyen Sicilyalı bir devşirme ile yine sarayda on beş yıl içoğlanlığı yapmış bir Parisli Ama herhalde eski içoğlanlarından dinlediklerinin yeterli olmayacağı düşüncesiyle, Fransa elçisi Marcheville'in, İstanbul'da huzura kabulü sırasında maiyetine katılarak saraya girmiş ve saraydaki yaşamı gözlemleyebilmiş. Tavernier, "Büyük Efendi"nin sarayını anlattığı yapıtını, "Haşmetli Efendim" hitabıyla başlayıp "Çok aciz, çok itaatkâr, çok sadık, size çok borçlu hizmetkârınız ve kulunuz Tavernier" imzasıyla noktaladığı bir takdim yazısıyla Fransa'nın Güneş Kralı Louis XIV'e ithaf etmiş.
17. yüzyılın ünlü gezgini Jean Baptiste Tavernier, Anvers'ten Paris'e göçmüş bir "harita tüccarı"nın oğluydu. 1627'de 22 yaşındayken, komşu ülkeleri dolaşmaya koyulan genç Tavernier'in aklındaki büyüleyici kent İstanbul'du kuşkusuz. Buraya ilk kez 1631 kışında gelir ve bir yıl kalır. Tavernier'in payitahttaki bu bir yılı, İstanbul'un kapıkulu eylemlerine sahne olduğu; sarayı basan azgın zorbaların veziriazamı parçaladıkları; "Padişaha sözümüz vardır!" bağırışlarıyla, IV. Murad'ı ayak divanına çıkarttıkları kritik bir evreye rastlar. Tam altı kez Doğu yolculuğuna çıkan, iki kez de İstanbul'a gelen Tavernier'in ilk kitabı, Osmanlı Sarayı'nı ve buradaki yaşamı anlattığı Nouvelle relation de l'intérieur du serrail du Grand Seigneur 1675'te Paris'te basılır. Değerli tarihçi Stefanos Yerasimos, Tavernier'in neden, onca gezisinin anı ve gözlemlerine değil de Osmanlı Sarayı'nın anlatıldığı metnin basımına öncelik verdiği konusunda şöyle diyor: "17. yüzyılın ikinci yarısında Fransız ve genellikle Batı okurunu ilgilendiren en meraklı konu, İran'dan, Hindistan'dan, Uzakdoğu'dan çok, yine de Osmanlı padişahının sarayının içidir." Tavernier'in anlatısında Divan-ı Hümayun, arz odası, saray hastanesi, küçük ahırlar, mutfaklar, hadımağaların ve içoğlanlarının koğuşları, hamamlar, hazine dairesi, kiler, doğancıbaşının koğuşu, hasoda, harem dairesi ve hasbahçe hakkında çok ayrıntılı bilgi var. Tavernier, anlatılarını, Topkapı Sarayı'nda içoğlanlığı yapmış iki kişiden dinlediklerine dayandırmış: Sarayda elli yıldan fazla içoğlanlığı yapıp hazinedarbaşılığa kadar yükseldikten sonra, gözden düşerek Bursa'ya sürgün edilip oradan Hindistan'a kaçtığını söyleyen Sicilyalı bir devşirme ile yine sarayda on beş yıl içoğlanlığı yapmış bir Parisli Ama herhalde eski içoğlanlarından dinlediklerinin yeterli olmayacağı düşüncesiyle, Fransa elçisi Marcheville'in, İstanbul'da huzura kabulü sırasında maiyetine katılarak saraya girmiş ve saraydaki yaşamı gözlemleyebilmiş. Tavernier, "Büyük Efendi"nin sarayını anlattığı yapıtını, "Haşmetli Efendim" hitabıyla başlayıp "Çok aciz, çok itaatkâr, çok sadık, size çok borçlu hizmetkârınız ve kulunuz Tavernier" imzasıyla noktaladığı bir takdim yazısıyla Fransa'nın Güneş Kralı Louis XIV'e ithaf etmiş.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.